AB SKDM Tüzük Değişikliğini İçeren Torba Yasa

Avrupa Komisyonu’nun 2025 yılı Çalışma Programı kapsamında; Avrupa Birliği’nin (AB) rekabetçiliğini, refahını ve direncini artırmak için mevcut düzenlemelerin sadeleştirilerek idari yükün azaltılması hedefi de yer almaktadır. Bu doğrultuda, özellikle AB mevzuatlarının basitleştirilmesini sağlayacak Torba Yasa Teklifleri (omnibus proposals) aracılığıyla ticari işlemlerin hızlandırılarak maliyetlerin düşürülmesi öngörülmektedir.
 
Bu çerçevede, Komisyon, Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi, Kurumsal Sürdürülebilirlik Özen Yükümlülüğü Direktifi ve Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması’na (SKDM) ilişkin sadeleştirmelerin yer aldığı bir torba yasa teklifini 26 Şubat 2025 tarihinde sunmuştur.
 
 Bahis konusu torba yasa önerisi ile SKDM’nin sadeleştirilmesi ve kolaylaştırılmasına yönelik getirilen öneriler aşağıda sunulmaktadır:
 
1) Öncelikle; bu teklifle Komisyonun Rekabetçilik Pusulası ile ortaya koyduğu daha önce görülmemiş nitelikte bir sadeleştirme yapılarak en sade, hedef odaklı, etkin ve aynı zamanda en az külfetli şekilde üzerinde uzlaşılmış politika amaçlarına ulaşılması hedefi öne çıkarılmış olup; teklifin, SKDM Tüzüğü’nde sadeleşme ve maliyet açısından verimli iyileşmeler sağlayacağı ve aynı zamanda SKDM’nin çevresel amacında herhangi bir sapmaya yol açmayacağının altı çizilmiştir.
 
i)Yine, teklifin Birliğe mal ithal eden ithalatçıların SKDM raporlama yükümlülüklerine uymasını kolaylaştıracağı; özellikle karmaşık hesaplamalara ve veri toplama süreçlerine dayanan bazı raporlama gerekliliklerinin basitleştirilmesi sayesinde, SKDM’nin etkin bir şekilde uygulanmasının önündeki engellerin kaldırılacağı vurgulanmıştır.
 ii) Buna ek olarak, SKDM’nin izlenmesi ve denetlenmesinin Komisyon’un veri işleme kapasitesinin ve ulusal yetkililerle bilgi paylaşımının artırılması yoluyla güçlendirileceği; bu sayede, paydaşlar tarafından bildirilen bilgilerin en verimli şekilde kullanılmasının, risklerin daha iyi tespit edilmesinin ve üye devletler nezdinde gerektiğinde uygun önlemleri almak için daha donanımlı hale gelinmesinin mümkün olacağı ifade edilmektedir.
iii) Son olarak SKDM’nin sadeleştirilmesinin, 2025 yılının ikinci yarısında Komisyonun sunacağı etraflı SKDM inceleme raporu sonucunda mekanizmanın sektörel kapsamının genişletilmesine yönelik girişimleri mümkün kılacak önemli bir adım olacağı belirtilmektedir.
 
2) Teklifin kapsamına ilişkin ise temelde iki kategoride sadeleştirme yapıldığından bahisle;
i. Birincisi; Birliğe yapılan ithalattaki gömülü emisyonların çok az bir kısmını temsil eden ve çoğu durumda KOBİ’ler ile gerçek kişilerden oluşan küçük miktarlarda SKDM kapsamı mal ithal eden ithalatçıların, SKDM yükümlülüklerinden muaf tutulması önerilmekte ve bu ithalatçılar için bahsekonu yükümlülüklere uyumdan kaynaklanan idari yükün, çevresel ve düzenleyici faydaları önemli ölçüde aştığı sonucuna varıldığı ifade edilmektedir.
ii. İkinci olarak teklifin, belirlenen eşik değerin üzerinde SKDM kapsamı mal ithal eden ithalatçılar için raporlama yükümlülüklerine uyumu kolaylaştırmaya yönelik;
▪ Üye ülke yetkili makamları ve Komisyon için yetkilendirme prosedürü
▪ Yetkilendirilmiş SKDM beyan sahiplerinin üçüncü ülke üreticilerinden veri toplama süreçleri
▪ Belirli mallar için gömülü emisyon hesaplaması
▪ Emisyon doğrulama kuralları
▪ AB’ye ithalat yılı boyunca, yetkilendirilmiş SKDM beyan sahiplerinin mali yükümlülük hesaplaması
▪ Üçüncü ülkelerde üretim yapılan mallar için ödenen karbon fiyatlarının iadesine ilişkin süreçler başta olmak üzere bir dizi basitleştirme içerdiği açıklanmaktadır.
3) İlk kategori çerçevesinde yeni “ihmal edilebilir” (de minimis) eşik ile ilgili yapılan değerlendirmede; sorunun esasen dört SKDM sanayi sektörü olan demir-çelik, alüminyum, gübre ve çimentoyu ilgilendirdiği; bu sektörler için SKDM geçiş döneminin ilk yılından alınan ithalat verileri çerçevesinde, SKDM ithalatçılarının yaklaşık %80’lik bölümünün SKDM ürünlerindeki toplam emisyonların yalnızca %0,1’inden sorumlu olduğunun ortaya çıktığı ve esasen SKDM kapsamı emisyonların %99’undan fazlasının ithalatçıların %10’luk kesimi tarafından gerçekleştirildiği ifade edilmektedir.
4) Ayrıca, SKDM kapsamı ürünlerin ithalatının ithalatçı başına medyan değerinin 1.600 Avro civarına tekabül etmesine karşın, 2021 yılında gerçekleştirilen etki analizi kapsamında SKDM’nin küçük ithalatçılar nezdinde yol açtığı idari maliyetin 5.400 ila 6.900 Avro arasında olduğunun tahmin edilmesinden hareketle; küçük ithalatçılar için SKDM’nin, gerçekleştirdikleri ithalat değerine göre orantısız bir yük oluşturduğunun saptandığı belirtilmektedir.
5) Bu bağlamda, mevcut 150 Avro’luk ihmal edilebilir eşiğin;
i. Yukarıda belirtilen medyan değer de göz önüne alındığında çok düşük seviyede kaldığı,
ii. Parasal değere bağlı olmasının, SKDM’nin gömülü emisyon değerine dayanması gerçekliğinden ötürü iyi bir gösterge niteliği taşımadığı,
iii. Konsinye bazında uygulanmasının, önlemin etkisiz kılınması riskine yol açtığı
gerekçeleri ile Komisyon, her ithalatçı için bahsekonu dört SKDM sanayi sektöründeki yıllık kümülatif ithalat kütlesine dayalı olarak; toplam emisyonların %99’undan fazlasının kapsam içinde kalmasını sağlamak amacıyla 50 tonluk kütle bazlı bir eşik değeri önermektedir. Dolayısıyla, bu eşik değerin altında kalan ithalatçıların; SKDM yetkilendirmesi, bildirim zorunluluğu ve SKDM sertifikası satın alma zorunluluğundan muaf tutulması önerilmektedir.
6) Sözkonusu 50 ton kütle eşiği ile dört SKDM sanayi sektöründe iştigal eden ithalatçıların %91’ini temsil eden (bunların da en az %74’ü KOBİ niteliğindedir) 182.000 civarında ithalatçının mekanizmadan muaf tutulmasının temin edileceği; böylelikle en az 831 milyon Avro’luk kısmı KOBİ’ler için olmak üzere, muaf tutulacak ithalatçılar için toplamda yaklaşık 1,12 milyar Avro’luk idari maliyet tasarrufunun sağlanacağı vurgulanarak; ihmal edilebilir eşik ile ilgili yapılacak bu düzenlemenin ana faydalanıcılarının KOBİ’ler olacağının altı çizilmektedir.
7) Öte yandan, ikinci kategori sadeleştirme kapsamında büyük SKDM ithalatçıları için önerilen yeni sadeleştirme tedbirleri aşağıda yer almaktadır:
i. Beyan yükümlülerinin yetkilendirme süreçlerinde istişare prosedürünün tercihe bağlı hale getirilmesi ve yetkilendirilmiş SKDM beyan yükümlülerinin beyanda bulunma işini danışmanlar veya çevre uzmanları gibi üçüncü taraflara delege etmelerine imkan tanınması,
ii. SKDM’nin çimento listesinde yer alarak kapsamına aldığı 2507.00.80 CN kodlu “Diğer kaolinli killer” altında yer alan “Fırınlanmış kil”in karbon-yoğun bir ürün olmasına karşın, ayrı bir CN kodu ile ayrıştırılmamış “Fırınlanmamış kil”in ise SKDM’nin kapsamında bulunmayan bir sanayi dalı olarak seramik sektörünün bir hammaddesi olmasından ötürü; bahsekonu ürünün SKDM’den muaf tutulması
iii. “Varsayılan değerler” (Default values) çerçevesinde ise;

  • Esas emisyon değerlerinin gerektiği gibi belirlenememesi durumunda varsayılan değerlerin kullanılması sürecinde, esas emisyon değerlerinin belirlenememesine temel teşkil eden unsurların ithalatçılar tarafından belirtilmesi şartının; SKDM’nin uygulamasının da ithalatçıların esas emisyon veya varsayılan değerleri serbestçe seçmeleri varsayımına dayandığı göz önüne alınarak kaldırılması
 
  • Her türdeki mal için varsayılan değerlerin belirlenmesine yönelik gereken verinin toplanması öncesinde Komisyonun, işlem girdisi olarak kullanılan atık veya sera gazlarını düzeltmek için izleyeceği yaklaşıma dair bir rehber yayımlaması yönteminden; münferit tesislerden esas emisyon değerlerinin toplanması konusunda oluştuğu tespit edilen bazı zorluklardan ötürü vazgeçilmesi
 
 
  • Spesifik bir mal türü için ilgili ihracat ülkesinden güvenilir veri temininin mümkün olmadığı durumlarda varsayılan değerlerin belirlenmesinde kullanılması öngörülen alternatif yöntem olan “spesifik üründeki AB ETS kapsamı tesislerden en kötü emisyon salınım performansına sahip olanların belirli bir yüzdesi” yerine, “güvenilir verinin temin edilebildiği 10 en yüksek varsayılan değere sahip ülkenin ortalaması” metodu ile revize edilmesi

iv. Alt işlemlerde emisyon hesaplaması noktasında; çelik ve alüminyum sektörlerinde gömülü emisyonların çok büyük kısmının nihai ürünlerin üretiminde kullanılan girdilerin/prekürsörlerin üretiminden kaynaklanması ve esasen ürünün nihaileştirilmesi esnasındaki işlemlerin emisyondaki payının düşük olması ve bunların AB ETS’nin aksine SKDM raporlamasında zorunlu tutulması hususu göz önüne alındığında; üçüncü ülkelerdeki operatörlerin izleme ve hesaplama yükümlüklerinde de kolaylaştırma getirerek, SKDM ile AB ETS’yi daha iyi şekilde uyumlaştırmaya yönelik bir adım olarak sözkonusu sektörlerdeki nihai üretim süreçlerinin emisyon hesaplama sınırlarından hariç bırakılması
v. AB’de üretilmiş prekürsörlerin(öncüllerin) ihraç edilerek üçüncü bir ülkede SKDM kapsamı bir ürünün üretiminde kullanılması halinde, bu ürünün halihazırda AB ETS tarafından kapsandığı hususu da göz önüne alındığında, veri toplanmasını gerektirecek prekürsör sayısını azaltarak basitleştirme sağlanması amacıyla bu tür prekürsörlere “sıfır gömülü emisyon” atfedilerek muafiyet tanınması
vi. SKDM beyan yükümlülerinin varsayılan değerlere göre yaptıkları beyanlar için doğrulama zorunluluğunun kaldırılması (Esas emisyon değerlerine göre yapılan beyanlar için doğrulama zorunluluğu uygulanmaya devam edilecektir)
vii. SKDM kapsamı sektörlerden “elektrik”in, dolaylı emisyonlarının dikkate alınmayarak yalnızca doğrudan emisyonlarının hesaba katılacağını belirtir ve içerisinde demir-çelik, alüminyum ve kimya sektörlerinde çeşitli ürünlerin bulunduğu EK’e dahil edilerek dolaylı emisyonlarının SKDM kapsamı dışına çıkarılması
viii. SKDM raporlama yükümlülüklerinde önerilen kolaylıklar aşağıda sunulmaktadır:
▪ Beyan yükümlülerinin yıllık SKDM beyanlarını sunmaları ve kullanımlarına karşılık gelen SKDM sertifikalarını teslim etmeleri için mevcut durumda son tarih olan 31 Mayıs’ın, AB ETS’deki yıllık son tarihlerin 30 Nisan’dan 30 Eylül’e ötelendiği de göz önüne alındığında; 31 Ağustos’a ve doğası gereği bunlardan sonra gelecek şekilde, yeniden alım son tarihinin 30 Eylül’e, sertifika iptali tarihinin ise 1 Ekim’e ötelenmesi
▪ Ana firmanın, “operatör” tanımı altına girmesine yönelik netleştirme yapılarak, adıgeçenin tüm iştiraklerine ait tesislerde üretilen ürünlere dair emisyon hesaplamaları ile tesislerin doğrulama raporlarını Operatör Portalı’na girmesine imkan sağlanması
▪ Şu anki SKDM sisteminin aksine “akredite edilmiş doğrulayıcıların” SKDM Kayıt Sistemi’ne (CBAM Registry) kayıt olmalarına imkan sağlanması (SKDM beyan yükümlüleri için daha güvenli bir sistem oluşturulması, Komisyon ve Ulusal Yetkili Makamlar (UYM) için doğrulama raporlarının gözden geçirme sürecinin kolaylaştırılması, doğrulayıcıların Kayıt Sistemi üzerinden akreditasyon bilgilerinin güncellemelerine imkan sağlanmasıyla UYM’lerin iş yükünün azaltılması, üçüncü ülke operatörleri için gömülü emisyonların doğrulamasının kolaylaştırılması hedeflenmektedir)
ix. SKDM mali yükümlülüklerinde önerilen kolaylıklar ise şu şekildedir:
▪ Beyan yükümlülerinin her çeyreklik dönem bitiminde, o yılın başından bu yana ithal ettikleri ürünlere gömülü, varsayılan değerlere göre hesaplanmış emisyonların %80’ine tekabül eden sayıda SKDM sertifikasına sahip olma zorunluluğu esnetilerek oranın %50’ye düşürülmesi
▪ Varsayılan değerler bağlamındaki hesaplama bazına dair ise kamuya açık varsayılan değerlerin kâr marjı ve buna karşılık gelen ücretsiz tahsisat düşülerek kullanılması ile bir önceki yıl aynı ürünler için teslim edilen SKDM sertifikası ile aynı sayıda sertifika kullanılması şeklinde beyan yükümlülerine 2 seçenek sunulması
▪ UYM’lerce geri alınabilecek SKDM sertifikası sayısının yetkilendirilmiş SKDM beyan yükümlüsü tarafından bir önceki takvim yılında satın alınmış toplam sertifika sayısının 1/3’ünü geçememesi kuralı esnetilerek; satın alınmış sertifikanın kullanılamaz hale gelerek ilave maliyet yükü oluşturmasının önüne geçmek amacıyla, beyan yükümlüsünün ihtiyaç duyduğu kadar sertifikayı UYM’ye teslim ederek kalan sertifikalardan daha sonraki aşamalarda ihtiyaç duyduğu kadarını yeniden alma imkanı getirilmesi
▪ Mevcut sistemde 2026 yılı başından yılın ilk çeyreğinin bitimine değin yapılacak ithalata ait gömülü emisyon değerinin en az %80’sini kapsayacak sayıda SKDM sertifikasına ilk çeyrek bitimi (31 Mart 2026) itibariyle sahip olunması kuralına esneklik getirilerek; beyan yükümlülerinin 2026 boyunca gerçekleştirecekleri ithalatlarına ait gömülü emisyonların (yeni önerilen metoda göre) %50’sini kapsayacak sayıda SKDM sertifikalarını 1 Şubat 2027’den itibaren satın almalarına imkan tanınması
▪ Bir karbon fiyatlandırma mekanizmasına sahip üçüncü ülkelerde, SKDM beyan yükümlüsünün üçüncü ülkelerde ödenmiş karbon fiyatını mahsup edebilmesi için sunulması istenen dökümanların oluşturduğu yükün hafifletilmesi amacına yönelik olarak; “eldeki mevcut en iyi bilgiler”e dayanarak Komisyon tarafından belirlenecek varsayılan değerin de sözkonusu mahsuplaşmada baz alınabilmesi imkanının beyan yükümlüsüne getirilmesi
Değişiklikleri teklif edilmiş olup,  18 Haziran 2025 tarihinde  AB SKDM Basitleştirilip Güçlendirilmesi’ni içeren Torba Yasa’ya yönelik  Avrupa Komisyonu ve Avrupa Parlamentosu arasında politik uzlaşma sağlanmıştır. Bahsekonu SKDM  basitleştirme ve güçlendirme tarafların resmi kabulünden sonra AB Resmi Gazetesi’nde yayınlanmasını takiben 20 gün içerisinde yürürlüğe girmesi beklenmektedir.