Bitkisel Proteinler Petrol Bazlı Hammaddelerin Yerini Alabilir
10 Mart 2021Selüloz, lignin ve yağlar gibi proteinler de yenilenebilir hammaddelerdir. Ancak, kimya endüstrisi için potansiyelleri büyük ölçüde kullanılmamış durumda. Fraunhofer Enstitüsü Süreç Mühendisliği Bölümü ve Packaging IVV'deki araştırma ekipleri, tüm bunları değiştirmek için işbirliği yapıyor; fikir, endüstriyel uygulamalarda bitkisel proteinlerin gelecek vaat eden teknolojik işlevsel özelliklerini kullanmak.
Bitkisel kaynaklardan elde edilen proteinler, yüz yıl önce kimya endüstrisinde, örneğin bir bağlayıcı ajan veya yapıştırıcı olarak kilit bir rol oynamasına rağmen, petrokimya endüstrisinin hızla gelişmesi ile kullanımları zamanla azaldı. Teknofonksiyonel proteinin kısaltması olan TeFuProt projesine dahil olan ortaklar, tüm bunları değiştirmeyi ve tarımsal atık ürünlerden endüstriyel uygulamalar için protein elde etmeyi hedefliyor. Bu biyoekonomi yaklaşımının amacı, fosil hammaddelerinin kıtlığını ve uzun vadeli fiyat artışını önlemek ve petrole alternatif olarak yenilenebilir hammaddeleri kullanmaktır.
Araştırma ekibinden Andreas Fetzer, şimdiye kadar, bu kalıntı esas olarak hayvancılıkta gıda maddesi olarak kullanıldğını, ancak bu kullanım, içerdiği acı maddeler nedeniyle sınırlı kaldığını belirtmektedir. Köpükler, jeller ve filmler, su tutma yetenekleri gibi işlevsel özelliklerinden dolayı, kolza tohumu pres pastasının protein fraksiyonları çok çeşitli teknik uygulamalar için büyük bir potansiyele sahiptir. Boyalar, cilalar, yapıştırıcılar, yağlayıcılar, yapı malzemeleri, deterjanlar ve polimerler için katkı maddeleri olarak idealdirler.
Fetzer, bitkisel proteinlerin, iyileştirilmiş özelliklere sahip yeni, sürdürülebilir, biyo bazlı ürünlerin geliştirilmesine kapı açtığını, bunun aynı zamanda fosil kaynaklara olan bağımlılığı azalttığını ve iklim dostu üretimi geliştirdiği değerlendirmesini yapmaktadır.
Fetzer ve meslektaşları, birbirinden tamamen farklı dört işlemle dört tür proteini başarıyla geri kazandılar. Araştırmacılar, “Kolza küspesini suda çözüyor, öğütüyor ve çözüyoruz. Karışım daha sonra katıları sıvılardan ayırmak için santrifüjlenir. Bundan sonra, sulu ekstraktı çözünmüş proteinlerle rafine ediyoruz". Geri kazanılan protein izolatları genellikle yüzde 90'ın üzerinde bir protein içeriğine sahiptir.
Toplamda 18 ortağın uzun vadeli proje çalışması ile, bazıları halihazırda prototip olarak mevcut olan bir dizi gelecek vaat eden ürün üretildi.
Kaynak: Chemlife
Yayınlayan: T.C. Ticaret Bakanlığı Ticaret Araştırmaları Genel Müdürlüğü