6 Ayda 30 Bin Ton Kaçak Akaryakıt Yakalandı
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, bu yılın ilk 6 aylık döneminde yakalanan kaçak akaryakıt miktarının 30 bin 800 ton olduğunu bildirdi.
28 Ağustos 2012Akaryakıt Kaçakçılığı ile Mücadele Kurulu Başkanı Gümrük ve Ticaret Bakanı Yazıcı, akaryakıt kaçakçılığı ile mücadelede gelinen son noktayı kurulun stratejisi ve eylem planını düzenlediği basın toplantısında değerlendirdi.
Türk ekonomisinin en çok ihtiyaç duyduğu temel girdilerden birinin enerji olduğuna dikkati çeken Yazıcı, ekonominin büyümesine paralel olarak bu ürünlerin işlem haciminin de artış gösterdiğini söyledi.
Akaryakıt kaçakçılığını önlemek için ilgili tüm kurum ve kuruluşlarla mücadelelerini sürdürdüklerini ifade eden Yazıcı, yapılan etkin çalışmalar çerçevesinde geçen yıl 37 bin 200 ton kaçak akaryakıtın ele geçirilmesiyle, 90 milyon liralık vergi kaybının önlendiğini belirtti.
Yazıcı, 2012 yılının ilk 6 aylık döneminde, ele geçirilen kaçak akaryakıt miktarının 30 bin 800 ton olduğunu kaydetti.
Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, akaryakıt kaçakçılığıyla mücadele çalışmaları kapsamında özel ekip ve kurullar oluşturulacağını, bu ekiplerde Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve diğer mücadeleci kuruluşlardan elemanları bulunacağını bildirdi.
Bugüne kadar yaptıkları çalışmalarda önemli sonuçlara ulaştıklarını ve 2011 yılında akaryakıt kaçakçılığı ile mücadele kapsamında bir eylem planı oluşturduklarını ifade eden Yazıcı, yapılması gerekenleri eylem planında belirlediklerini söyledi. Yapılan mücadele çalışmaları kapsamında bu yılın Mayıs ayında '10 numara yağ' olarak adlandırılan ürünle ilgili KDV istisnası uygulamasının kaldırıldığını belirten Yazıcı, 17 Ağustos'ta da akaryakıt harici ürünlerin ithalatında uygulanan yüzde 5 oranındaki teminat tutarının yüzde 25'e çıkartıldığını anımsattı.
Yazıcı, akaryakıt harici petrol ürünlerinin hukuka aykırı olarak, amacı dışında kullanımının önlenmesi faaliyetlerinde etkinliğin artırılması amacıyla, 12 Haziran 2012'de mevzuat değişikliği yaptıklarını antrepolardaki eşyanın başkasına devrini düzenleyen ilgili maddeye 'Gümrük antrepolarında depolanan solvent ve baz yağın satış suretiyle devrine, devralan tarafından serbest dolaşıma sokulacak olması durumunda izin verilmez' hükmünün eklendiğini, bu değişiklikle, solvent ve baz yağların ithalat amaçlarının dışında kullanılmasını önlemeyi hedeflediklerini kaydetti.
Bakan Yazıcı, akaryakıt kaçakçılığı ile mücadele konulu Başbakanlık genelgesinin 23 Ağustos 2012'de Resmi Gazete'de yayımlandığını, bu genelgenin aslında yeni düzenleme içermediğini, 2006 yılından bu yana hükümet olarak akaryakıt ürünlerinin kaçakçılığı ile özel bir mücadelenin sürdürüldüğünü anlattı.
Söz konusu genelgeye göre, bakanlıklardaki ve kuruluşlardaki mücadeleci kurumların varlığının devam edeceğini, ancak bu kurulların yapılarının yenileneceğini ifade eden Bakan Yazıcı, bu kurulların başkanlıklarını müsteşarların veya bazı başkanların yürüteceğini, çalışmalara ilişkin usul ve esasları belirleme yetkisinin de Gümrük ve Ticaret Bakanlığı'na verildiğini belirtti.
Bakan Yazıcı, genelge uyarınca Akaryakıt Kaçakçılığı ile Mücadele Kurulu ile kamu kurumları bünyesinde yer alan Akaryakıt Kaçakçılığı ile Mücadele Komisyonlarının yılda 2 defa toplantı yapacağını belirtti.
Genelge ile getirilen yenilikler hakkında değerlendirmelerde bulunan Bakan Yazıcı, akaryakıtın Türkiye'ye girişinden son tüketiciye ulaşana kadar izlediği süreci takip edebilecek bir online sistem kurulmasının öngörüldüğünü ifade etti.
-Kaçak akaryakıtla mücadelede mobil ekipler-
Akaryakıt kaçakçılığının önlenmesi kapsamındaki eylem planları hakkında bilgi veren Bakan Yazıcı, genelgeyle birlikte akaryakıt kaçağıyla spesifik olarak mücadele edecek kurullar ve ekipler oluşturacakları bilgisini verdi. Bu genelgeyle birlikte etkin ve güçlü bir mücadele sürecini başlattıklarını söyleyen Bakan Yazıcı, şöyle konuştu:
''Bu ekipler Gümrük ve Ticaret Bakanlığı Gümrükler Muhafaza Genel Müdürlüğü, Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma, Sahil Güvenlik Komutanlığı ve gerekmesi durumunda diğer mücadeleci kuruluşlardan bu ekibe sağlanacak elemanlarla yürütülecek ve bunlar mobil şekilde çalışacak. Türkiye'nin hemen hemen her bölgesinde süreçleri takip edecekler. Özellikle karayolları üzerinde akaryakıt istasyonlarında 'ucuz yakıt, ucuz 10 numara yağ bulunur' gibi, bu ekipler sadece bunları değil ama örnek olsun diye ifade ediyorum, bunları yakın takip edecekler. Dolayısıyla etkin ve güçlü bir mücadele sürecini bu genelgeyle birlikte başlatmış oluyoruz.''
-''Pompa değil istasyon mühürlenmeli''-
Bakan Yazıcı Türkiye'nin ekonomik olarak her gün büyüyen bir ülke olduğunu belirterek, ekonomik büyümeye paralel olarak da akaryakıt tüketiminin arttığına dikkati çekti. Geçen yıl Türkiye'nin ödediği enerji faturasının 55 milyar dolar olduğunu anımsatan Bakan Yazıcı, ''Ekonomi büyüdükçe tüketim, dolayısıyla da akaryakıt tüketim miktarımız da artıyor. Ama hiç kimse haksız kazanç peşinde olmamalı. Bu konudaki mücadelemizi tüm kamu kurum ve kuruluşlarıyla ve tüketicilerle yürütürken, tüm derneklerin, odaların, elbette ki bu ürünleri kullanan müteşebbislerin bize katkı vermesi gerekiyor'' dedi.
Kaçak akaryakıt satışı yaptığı tespit edilen istasyonlara uygulanan cezai yaptırımlarla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Bakan Yazıcı, açıklamasına şöyle devam etti:
''Hangi pompada kaçak akaryakıt tespit edildiyse o pompa mühürleniyor, diğerleri çalışıyor. Kanaatimce bu konuya bütüncül olarak bakmak lazım. Önemli olan kaçak akaryakıt satılıyorsa hangi pompada satıldığı değil, o mekanda satılıyor olmasıdır. Dolayısıyla yaptırımın mekana uygulanması gerekiyor. Bunun için de 5015 sayılı Petrol Kanunun özellikle 19. maddesinde değişiklik yapılması gerektiği kanısındayız. İnşallah bu alandaki mücadelemiz de Türkiye ekonomisini rahatlatır ve önemli sorunlardan birisi olan cari açığın kapanması noktasında da önemli sonuçları Türkiye'ye kazandırır diye düşünüyorum.''
Gazetecilerin sorunlarını yanıtlayan Bakan Yazıcı, Türkiye'de kaçak akaryakıtın mali boyutunun sorulması üzerine, bu konuda çalışmalarının sürdürüldüğünü ancak bu aşamada bir rakam vermesinin mümkün olmadığını söyledi.
Yazıcı, akaryakıt kaçakçılığı konusunda verilen cezalara ilişkin olarak da ekonomik suça ekonomik ceza yaklaşımına sıcak bakmadığını belirterek, ''Haksız rekabet içerisinde olan, maliyetleri düşürmek için kaçak akaryakıt kullananların cezaları son derece ağırlaştırılmalı. Bu anlamda hem 5706 sayılı kaçakçılık kanununda hem de 5015 sayılı petrol ürünleri kanununda bu tür fiillerin yaptırımlarının mutlaka caydırıcı nitelikte daha da artırılması gerektiğini düşünüyorum. Ağır para cezası caydırıcı olmuyorsa hapis cezası da olması gerekir'' dedi.
Bakan Yazıcı, ''Türkiye'nin Suriye sınırında ek tedbirler alınıyor mu'' şeklindeki soruyu yanıtlarken de amaçlarının kaçakçılığı önlemek ve ticaretin seri, maliyeti düşük ve en kolay şekilde yapılmasını sağlamak olduğunu kaydetti. Bu kapsamda gümrük kapılarını her türlü teknolojik araç ve gereçlerle donattıklarını anlatan Yazıcı, örneğin bu yıl sonunda Van-Kapıköy Gümrük Kapısı'na Türkiye'nin ilk tren X-Ray'inin kurulacağını söyledi.