Bakan Tüfenkci: 2016'da Türkiye yüzde 2.9 büyüdü, 2017'de hedefimiz yüzde 5 üzeri

Bakan Tüfenkci, Üreten Türkiye Konuşuyor Toplantılarının 2.sinin yapıldığı Adana'da, "Adana’nın 2002 yılında ihracatı 462 milyon dolar iken 2016 yılında bu rakamın 2,5 kat artarak 1,6 milyar dolara ulaştı" dedi.

01 Nisan 2017

Gümrük ve Ticaret Bakanı Bülent Tüfenkci, Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik'in de katıldığı Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığının iş birliğinde TÜYAP Fuar Alanında düzenlenen “Üreten Türkiye Konuşuyor” toplantısında, ülke olarak daha fazla üretme iradesini gösterecekleri bu toplantılardan ikincisini Adana'da yaptıklarını, toplantı sonucunda çıkacak raporları Bakanlar Kuruluna getireceklerini söyledi.

FETÖ'nün darbe girişiminin ardından tüm piyasaları açtıklarını anlatan Tüfenkci,  bankacılık işlemlerinin devam ettiğini, vatandaşların "TL etkilenmesin" diye dövizlerini bozdurduğunu anlattı.

Kendilerinin de bunun karşılığı olarak ciddi anlamda ekonomik teşvik paketlerini hayata geçirdiklerini dile getiren Tüfenkci, şöyle konuştu:

"Baktığınız zaman tüm bu olumsuz tabloya rağmen Türkiye 2016'da yüzde 2,9 büyüme başarısını gösterdi. Eğer bu darbe girişimi olmasaydı, bu saldırılar olmasaydı Türkiye yüzde 4,5'in daha üzerinde bir büyümeyi gerçekleştirecekti. Bu darbenin görünen faturası Türkiye'ye yüzde 1,5 kadar küçülme. Biz, sizler, tüm üreten kesim Türkiye'nin gelişmesi noktasında göstermiş olduğu irade, yurt dışı pazarlara açılma noktasında hükümetimizin almış olduğu teşvikler 2017 içinde de inşallah bu oranların çok daha üzerinde, yüzde 5'lerde bir büyümeyi ve daha üzeri bir büyümeyi bu Türkiye yakalamış olacak. Şimdi mart ayı ihracat rakamlarına baktığımız zaman da Türkiye'nin bu anlayışla bir önceki yıla göre daha iyi rakamları yakaladığımızı da göreceğiz."

Sadece sanayiciye değil, küçük işletmelere ciddi teşvikler verdiklerini, orta ölçekli işletmelere kredi desteği sağladıklarını belirten Tüfenkci, özellikle çıkartılan sicil affı konusunda kendilerine sanayiciden uygulama konusunda bazı şikayetler geldiğini, bu konuda yine banka ve ilgili kesimlerin katımıyla yapılacak toplantıda affın tam olarak uygulanmasını isteyip takip edeceklerini aktardı.

"Yeni bir piyasayı milletimize kazandırmış olacağız"

Şirket kuruluş ve tasfiye işlemlerini basitleştirdiklerini ve maliyeti düşürdüklerini, karekodlu çek uygulaması gibi çeke itibar kazandıracak çalışmalar yaptıklarını, çekle ilgili şikayetlerin azaldığını, küçük işletmelerin finansmana erişimi önündeki engelleri kaldırdıklarını anlatan Tüfenkci, tarım ürünlerinin değerlerini daha iyi kazanması için lisanslı depoculuk sistemini hayata geçirdiklerini, bu yönde üreticiye yaptığı masraflar hakkında destek verdiklerini söyledi.

Tüfenkci, ürün ihtisas borsasının kuruluşunu da tamamladıklarına işaret ederek, "Cumhurbaşkanımız da imzaladıktan sonra bu da yürürlüğe girmiş olacak. Yeni bir piyasayı milletimize kazandırmış olacağız." şeklinde konuştu.

Hal kayıt sistemini getirerek fiyattan üretime kadar ürün hakkında yapılan işlemlerin açıklandığını dile getiren Tüfenkci, "Ancak biz bunları yeterli görmüyoruz. Özellikle üretici örgütlerinin piyasada daha fazla etkin olmasını sebze ve meyve ticaretinde yaşanan ürün zayiatlarının minimuma indirilmesi üretici tüketici arasındaki fiyat farkının azalmasına yönelik çalışmalarımız sürüyor." dedi.

Tüfenkci, terörden zarar gören illerin kalkınması için çok önemli olan 23 ilde cazibe merkezinin kurulmasının, Adana, Gaziantep, İstanbul gibi bölgeleri de ham madde temini yönüyle olumlu etkileyeceğini aktardı.

- "Koalisyon dönemlerinde Türkiye'nin büyüme rakamları düşük kaldı"

Bakan Tüfenkci, Türkiye'nin geldiği noktada ve 3 kat fazla büyümesinde temel nedenin siyasi istikrar ve güven olduğunu belirtti.

Tüfenkci, milli gelirin 25 bin dolara çıkarılması için yeni bir yönetim şekline geçilmesi gerektiğini kaydetti.

Koalisyon dönemlerinde Türkiye'nin büyüme rakamlarının ya eksi ya da çok düşük kaldığını vurgulayan Tüfenkci, "Şöyle bir simülasyon yapıldı. Türkiye eğer koalisyonlarla yönetilmeseydi, tek başına iktidarlarla yönetilseydi, Türkiye'nin şu andaki milli geliri 11 bin dolar değil 22 bin dolar olurdu. Yani Türkiye'ye bir Türkiye daha ilave etmiş olurduk. İstikrasızlıklar, darbe dönemleri Türkiye'nin üretim kaybına neden olduğunu, küçülmesine neden olduğunu geriye doğru baktığımızda geldiğimiz nokta itibariyle çok net görüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

- "Amacımız  Türkiye'nin yeni bir başarı hikayesini sağlamasıdır"

Tüfenkci, anayasalarla ekonomi arasında ilişki bulunduğunu, bu konuda Nobel ödülü almış çalışmalar olduğunu söyledi.

Anayasa paketinin sadece bir siyasi mesele olmadığını, aynı zamanda iş dünyasının ve üreten Türkiye'nin bir meselesi haline geldiğini anlatan Tüfenkci, özellikle yürütme içinde sistemden kaynaklanan krizlerden çok çektiklerini kaydetti.

Ekonomiye ilişkin, anayasa kitapçığı fırlatılmasıyla yaşanan kriz, koalisyon dönemlerindeki ekonomik sorunlar, geçmişte cumhurbaşkanları ile başbakanlar arasındaki çekişmeler ile 28 Şubat döneminde Türkiye'nin kayıplar yaşadığını hatırlatan Tüfenkci, şöyle devam etti:

"Biz istiyoruz ki artık Türkiye bu sıkıntıları yaşamasın. Bu sistem arızalarından dolayı bu yapıdan kurtularak insanımız istikrarı görsün ve üretime odaklansın, işine odaklansın. 5 yıl seçim bu ülkede olmasın ve sanayicimiz, ihracatçımız kendi işine baksın, işini büyütsün aşını büyütsün, daha fazla gencimize istihdam bulalım, üretelim. Dolayısıyla tüm amacımız esasında Türkiye'nin yeni bir başarı hikayesini sağlamasıdır. Ben kesinlikle inanıyorum ki bu anayasa reformu aynı zamanda önemli reformlardan birisi. Türkiye'nin yeni bir atılım sağlayacağı yeni bir başarı hikayesi yazacağı bir dönemi, inşallah 16 Nisan'dan sonra 'evet' çıktığında cumhurbaşkanı hükümet sistemiyle beraber, bu başarı hikayesini de hep beraber yakalamış olacağız."

Tüfenkci, özellikle üretim ve yatırım ortamını rahatlatıcı kararların hızlı bir şekilde alınmasını sağlayacak bir yönetimin Türkiye için yeni bir başarı hikayesi olduğunu kaydetti.

- Adana ekonomisi

Adana’nın 2002 yılında ihracatı 462 milyon dolar iken 2016 yılında bu rakamın 2,5 kat artarak 1,6 milyar dolara ulaştığını, aynı dönemde kentin ithalatının 618,7 milyon dolardan 1 milyar 888 milyon dolara çıktığını belirten Bakan Tüfenkci, ihracat artış miktarının ithalat artış miktarından daha fazla olduğunu, bunun da kentin üretim gücünü gösterdiğini vurguladı.

Kentin 2002 yılında 20 bin 67 olan firma sayısının 2015’te yüzde 73 artarak 34 bin 677’ye yükseldiğini, 2002-2015 yıllarında bölgesindeki illerde toplam firma sayısının yüzde 61 arttığını ifade eden Tüfenkci, şöyle devam etti:

"Bir diğer önemli gösterge, esnaf ve sanatkar sayılarıdır. 2013’te Adana’da esnaf ve sanatkarlarımızın sayısı 38 bin 131 iken 2016 yılında yüzde 10 artarak 41 bin 803’e yükselmiştir. Burada bulunan şehirlerimizdeki esnaf ve sanatkar sayısı yüzde 12, ülke genelindeki esnaf ve sanatkar sayısı ise yüzde 12,5 artış göstermiştir. Hükümetimiz esnafımıza her dönem destek olmuştur ve bu desteği yıllar itibariyle artırmıştır. Adana’da 2002-2016 arası dönemde kredi alan esnaf ve sanatkar sayısı 28 kat artarak 382’den 10 bin 777’ye yükselmiştir. Adana esnaf ve sanatkarlarına kullandırılan Hazine destekli kredi miktarı 356 kat artmış, 468,7 milyon TL’ye ulaşmıştır. Ülke bazında ise 132 kat artarak 20,4 milyar TL olmuştur. "
 

Tüfenkci, bir otelde Darendeliler Kültür Sağlık Eğitim Vakfı (DASEV) üyeleri ile yaptığı toplantıda, Türkiye'nin 16 Nisan'da bundan sonraki istikametini belirleyecek bir yol ayrımına doğru gittiğini belirtti.

Bu konunun Türkiye'nin bekasıyla ilgili olduğunu ifade eden Tüfenkci, ülkenin artık daha fazla iş, aş üretmesi, istihdam sağlaması gerektiğine işaret etti.

2016'da yaşananların, darbe girişiminin ardından lobilerin Türkiye'yi, müteşebbisini kötülemek için hareket geçtiğini aktaran Tüfenkci, şöyle konuştu:

"En son Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısını üstelik bütün işlemler usule uygun olmasına, çok çeşitli defalar ABD'ye gidilmesine rağmen sırf siyasi bir karar olarak ticari bir ambargo uygulama, ticari rekabette Türkiye'yi geri düşürmek için yapılan bir operasyon... Halk Bankasının yapmış oldukları açıklamaları gördünüz. Esasında baktığınız zaman bu İran ile yapılacak ticaret kapsamında yapılan işlemler bilgileri dahilinde, dünyanın bilgisi dahilinde  yapılan bir işlemler ama bir senaryoyla, 17- 25 Aralık o yargı operasyonunun o gün bir hedefi de Halk Bankasıydı, o gün yarım bıraktıkları işi bugün tamamlamak için harekete geçen yapıların olduğunu görüyoruz."

Bakan Tüfenkci, cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle hızlı, etkin kararlar almak dünya ile rekabet edebilir hale gelmek istediklerini, bunda da en fazla kazançlı çıkacak olanın iş dünyası, üretim ve ticaret yapanların olacağını dile getirdi.

- "Geleceğimiz için 'evet' diyoruz"

Milletin hakemliğine güvendiklerini anlatan Tüfenkci, "Sistemde bir arıza çıktıktan sonra artık şu mahkeme, bu mahkeme, Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştaydan ziyade millet hakimlik yapsın, millet çözsün istiyoruz." dedi.

Tüfenkci, Türkiye'nin koalisyon, enflasyon, devalüasyon, provokasyon yaşamaması, ekonominin manipüle edilmemesi için "evet" dediklerini belirterek, "Hayır' diyenler de 'geleceğimiz için' diyor. Allah'ını seversen bu sistem iyiyse, güzelse, niye bu kadar insan sokağa çıktığımızda 'işsisiz' diyor." ifadesini kullandı.

Türkiye'nin her yıl 1 milyon insana iş bulması gerektiğini aktaran Tüfenkci, şöyle konuştu:

"Onun için geleceğimiz için 'evet' diyoruz ama hayırcılar hangi geleceği vadediyorlar. Hiç sordunuz mu hayırcılara? Biz eski sistemi biliyoruz, yenisini deneyelim. Eskisini iyi veya kötü herkes biliyor. Ne olduğunu ne olmadığını. Bu sistemin nasıl darbe ürettiğini, 28 Şubatları hatırlıyoruz. Üniversitelerde başörtüsünden dolayı bu milletin enerjisini nasıl heba edildiği biliniyor. Hepsi bu sistemlerde gerçekleşti. Artık yeni bir başlangıcı yapmamız lazım. İnşallah milletin desteğiyle kendi iradesine destek çıkacak. Bu sistem milleti esas alan bir sistem, şunu veya bunu değil."

-  "Yargı eliyle toplum mühendisliği yapıldı"

Tüfenkci, Türkiye'de geçmişte yargı eliyle toplum mühendisliği, siyasi mühendislik yapıldığını belirtti.

Şu anki anayasada yargının bağımsız olduğunu ama aynı zamanda tarafsız olmasını da istediklerini ifade eden Tüfenkci, şunları kaydetti:

"Şu anda yargının tarafsız olmasını istemeyenler ne yapmak istiyor. Bugüne kadar iktidar olmadıkları halde iktidarmış gibi davranan zümreler vardı yargı eliyle. Sen bir yere yatırım yapacaksın ÇED raporu, şu raporu, bilmem ne iş adamı... Adam belediyede şurada, burada bir şey yapamıyor 'tak' yargıda bir karar. Bu ülkede biz diyoruz iş yasaları değişmesi lazım. Şu sistemde değiştirmekte zorlanıyoruz. Niye sistemi öyle dizayn ediyorlar. Ben inanıyorum ki millet en doğru kararı verecek 16 Nisan'da. Millet bugüne kadar hep en doğru kararı verdi, inşallah bundan sonra da en doğru kararı verirler. Biz istiyoruz ki tek vatan, tek millet, tek devlet, tek bayrak olsun."

Toplantının ardından Gümrük ve Ticaret Bakanı Tüfenkci,  Avrupa Birliği (AB) Bakanı ve Başmüzakereci Ömer Çelik ve TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ile bir tatlıcıda vatandaşlara tatlı ikram etti.

Daha sonra bakanlar Tüfenkci ve Çelik, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile Gümrük ve Ticaret Bakanlığının iş birliğinde TÜYAP Fuar Alanı'nda düzenlenen “Üreten Türkiye Konuşuyor” toplantısının basına kapalı gerçekleştirilen kapanış programına katıldı.