Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, çeşitli temaslarda bulunmak ve 6. Uluslararası İpekyolu Forumu'na katılmak için geldiği Azerbaycan'da mağaza açılışı yaptı.

Yazıcı, Gebele kentinde katıldığı İpekyolu Ülkeleri Arasındaki Ticaretin Kolaylaştırılması ve Geliştirilmesinde Gümrük İdarelerinin Rolü konulu 6. Uluslararası İpekyolu Forumu'nun ardından geldiği başkent Bakü'de, Azerbaycan'da faaliyet gösteren Türk girişimciler tarafından işletilen mobilya mağazasının açılışına katıldı. Türkiye'nin Bakü Büyükelçisi İsmail Alper Coşkun ve Rize Valisi Nurullah Çakır'la mağazanın kurdelasını kesen Yazıcı, mağazayı gezerek yetkililerden bilgi aldı.

Yazıcı, Türk girişimcilerin yurtdışında yaptıkları işlerden memnun olduğunu ve bu müteşebbisleri gönülden kutladığını söyledi. Türkiye-Azerbaycan ilişkilerinin çok eskiye ve kardeşlik hukukuna dayandığını ifade eden Yazıcı, tasarlayıp üretilen ürünlerin Azerbaycan'la paylaşılmasının karşılıklı dostluk ve kardeşlik bağlarını daha da güçlendireceğini belirtti.

Yazıcı daha sonra Türk iş adamlarıyla yemekte buluştu. Merhum Haydar Aliyevin "biz bir millet, iki devletiz" sözünü hatırlatan Yazcı burada yaptığı konuşmada, " Halklarımız arasındaki duygular derindir.Bu duygular ortak tarihin ve ortak kültürün yüzyıllardır itinayla şekillendirdiği sağlam temeller üzerine inşa edilmiştir. Karşılıklı dostluk ve muhabbet hislerimiz, ülkelerimiz arasındaki sarsılmaz birlik ve beraberlik, öz kuvvetimizdir ve müşterek geleceğimizin teminatıdır. Türkiye ile Azerbaycan arasında siyasi, ekonomik, ticari, askeri, sosyal ve kültürel hemen hemen her sahada yakın ve köklü ilişkiler bulunmaktadır Türkiye ve Azerbaycan’ın dayanışması sadece ikili ilişkilerle sınırlı kalmamaktadır. Bu dostluğun ve işbirliğinin etkileri bölge çapında hissedilmektedir." dedi.

İki devletin de siyasi ilişkilerine paralel olarak ekonomik alandaki ilişkilerini de ilerletmesinin önemli olduğuna ifade eden Yazıcı şöyle konuştu:

"2010 yılında 2,4 milyar Dolar olan ikili ticaretimizin, 2011 yılında 3,5 milyar Dolara, 2012 yılında 4,2 milyar Dolara yükselmesi memnuniyet vericidir. Ocak-Eylül 2013 döneminde Azerbaycan’a ihracatımız bir önceki yılın aynı dönemine göre %20 artarak 2,2 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Ocak-Eylül 2013 döneminde Azerbaycan’dan ithalatımız bir önceki yılın aynı dönemine göre %1 azalarak 1,2 milyar dolar olarak gerçekleşmiştir. Biz ilişkilerimizin her yönde güçlenmesinden büyük mutluluk duyuyoruz.

Azerbaycan’a yapılan doğrudan yatırımlarda Türkiye ilk sıradadır. Firmalarımızın Azerbaycan’daki doğrudan yatırımları 3,7 milyar Dolardır. TPAO’nun 3 milyar dolarlık yatırımıyla birlikte Azerbaycan’da toplam yatırım tutarımız 7 milyar dolara ulaşmıştır.

Mevcut 780 civarında Türk firmasında yaklaşık 40 bin kişi istihdam edilmektedir. Türk müteahhitleri Azerbaycan’da bugüne kadar toplam 6,8 milyar ABD Doları tutarında 301 proje üstlenmişlerdir. Aynı şekilde, Azerbaycanlı işadamlarının Türkiye’ye yönelik yatırımları da artış göstermektedir. 2012 Ekim ayı itibariyle ülkemizde Azerbaycan sermayesine sahip 1.750 şirket faaliyet göstermektedir. Azerbaycan’ın ülkemizdeki yatırımları 4 milyar doları aşmıştır.

Dostluk ve kardeşlik duygularının ötesinde ortaklaşa büyük projeleri gerçekleştiriyoruz ve milletimizin, halkımızın çıkarına büyük işler yapıyoruz. Türkiye ve Azerbaycan artık Güney Kafkasya’nın geleceğini birlikte şekillendirebilecek imkân ve kabiliyete sahip iki ülke haline gelmiştir. Stratejik nitelikteki projelerimiz yalnızca Güney Kafkasya’da değil, tüm Avrasya çapında etki yaratmaktadır. İki ülke savunma sanayinden ticari ilişkilere, ulaştırmadan enerjiye çok sayıda başarılı projelere imza attı: Bakü-Tiflis-Ceyhan Boru Hattı, Bakü-Tiflis-Erzurum Doğalgaz Hattı, Bakü-Tiflis-Kars Trem Demiryolu Hattı, Bu projelerle, aslında büyük bir stratejik vizyonu harekete geçirdik. Böylece Avrasya’nın en önemli hatları buluştu. Bölgesel işbirliğinin en güzel örneklerinden biri olan BTK projesinin devreye girmesi ve tamamlanan Marmaray projesiyle, Avrupa ile Çin arasındaki bağlantı Türkiye ve Azerbaycan üzerinden sağlanacaktır. Bunların yanı sıra yeni enerji projeleri ile işbirliğimizi daha da derinleştirmeyi arzu ediyoruz.

Azerbaycan Şah Deniz Faz II kapsamında çıkarılacak olan doğalgazın transitine ilişkin bugüne kadar atılmış en somut adım olarak değerlendirdiğimiz TANAP projesinin ülkelerimizin uluslararası enerji arz güvenliğine önemli katkı sağlayacağını umuyoruz."