"Kolay Ticaret Büyük Türkiye" projelerinin tanıtımı için Kocaeli'de bulunan Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcıtoplantı öncesi basın mensuplarıyla kahvaltıda bir araya geldi, gündeme ilişkin soruları yanıtladı.



 Bir gazetecinin, ''Körfez'de LPG yüklü bir gemi var. Sızıntı yaptığı biliniyor. Yasal süreç nedeniyle gemiyle ilgili bir işlem yapılamıyor. Bununla ilgili neler söyleyeceksiniz'' sorusuna Yazıcı, ''Soruya konu olan bizim ayıbımız''karşılığını verdi.
Bu konunun bakanlığın görev alanıyla bağlantılı ve işin yargısal boyutunun olduğunu ifade eden Yazıcı, yargının bağımsız, kendi kurallarına göre görev yaptığını vurguladı.
Yazıcı, şunları söyledi:
''Tasfiyeyi gerçekleştirecek şekilde bir karar oluşturulabilmiş değil. Dolayısıyla tasfiye edilebilecek hale gelip de bekletilmiş olsaydı, tamamen idari hata değil ama kusur söz konusu olur. Ne olursa olsun yargıya da takılmış olsa oradan kaynaklanmış olsa, Türkiye'nin yaşadığı bu ayıp bizim ayıbımız. Bundan ötürü ben herkesten şahsen özür diliyorum. Böyle bir şey olmaması gerekir. Bizim gündemimizin ilk sıralarından biri bu. İnşallah bunu kısa zamanda, o kirliliği o görüntüyü ortadan kaldırırız. Türkiye'ye yakışmayan bir şey. Bunu en kısa zamanda sonlandıracağız. Dönünce de inşallah bu dosya nerede düğümlendiyse orayla da görüşeceğim.''
-''Kapılarımızı yeniliyoruz''-
Gümrük kapılarındaki çalışmalara ilişkin soru üzerine Yazıcı, Türkiye'nin ticaret hacminin arttığını, 2002'de ihracatın 35 milyar dolarken 2012 yılında 152 milyar dolara çıktığını aktardı.
Ticaret hacminin artmasının, ürünleri, işlemlerin çoğalması anlamına geldiğini dile getiren Bakan Yazıcı, komşu ülkelere ürün taşımacılığının kara yoluyla yapıldığını belirtti.
Sınır kapılarının kapasitesinin ticaret hacminin artışına göre yeterli olmadığını, yeni kapıların açılmasına ihtiyaç duyulduğunu vurgulayan Bakan Yazıcı, bu anlamda özellikle Irak ile Habur Kapısı'nın hemen batısında Aktepe ve Ova köy denen noktalarda gümrük kapılarının açılması için başlatılan çalışmaların 2 yıldır devam ettiğini hatırlattı.
Irak ile Hakkari'de, Üzümlü, Derecik ve Şırnak Gülyazı'da sınır ticaret merkezleri için Bakanlar Kurulu Kararının yayımlandığına dikkati çeken Yazıcı, Türkiye'nin bu kapıların açılmasına yönelik prosedürlerin tamamlandığını, Irak ile bir anlaşma gerçekleştirildikten sonra faaliyete açılacağını bildirdi.
Yazıcı, söz konusu 3 kapının isminin mevzuata göre gümrük kapısı olacağını, ancak bu 3 kapının sınır ticaret merkezi olarak düzenleneceğini, bu kapıların coğrafi koşullar itibarıyla bilinen gümrük kapısı gibi işlenmesinin mümkün olmadığını vurguladı.
Bu kapılarda yerleşik olan insanların sınır ticareti prosedürü çerçevesinde bir takım ürünlerin ticaretini yapabileceklerini belirten Yazıcı, Irak'ın harekete geçmesini beklediklerini söyledi.
Yazıcı, Habur Gümrük Kapısı'nın Irak'a açılan en büyük kapılardan biri olduğunu, o kapıda gerçekleştirilen ticari aktivitenin son derece yüksek olduğunu anlattı.
Irak ile yapılan anlaşma çerçevesinde günde 2 bin tırın giriş, 2 bin tırın çıkış yaptığını aktaran Yazıcı, ''Dolayısıyla yetmiyor. İlave bir köprü daha yapacağız. Bununla ilgili çalışmalarımız Türkiye açısından tamamlanmış durumda. Hatta ödeneği de hazır. Köprü yapacaksınız bir ayağı komşunun toprağında olacak. Onların buna rıza göstermesi gerekiyor. Bunun da bir prosedür var. Ama belki valiler arasında bir protokol yaparak bunu çözebileceğiz. Bunun üzerinde çalışıyoruz. Kapılarımızı yeniliyoruz. İnşallah yakında halkalı gümrük kapısını temelini atacağız. Büyük bir lojistik merkez olacak'' ifadesini kullandı.
-''Cilvegözü'nde güvenlik önlemleri artırıldı''-
''Cilvegözü Sınır Kapısı'nda son durum nedir. Suriyeliler gönderiliyor mu'' şeklindeki soruya Yazıcı, Suriye ile olan 8 tane gümrük kapısından Cilvegözü, Öncüpınar ve Akçakale'nin açık olduğunu anımsattı.
Bu kapıların tamamının Özgür Suriye Ordusu'nun kontrolünde olduğunu dile getiren Yazıcı, Yayladağ Gümrük Kapısının ise Suriye yönetiminin kontrolünde olduğunu bildirdi.
Cilvegözü Gümrük Kapısında yaşanan olay öncesinde aslında bir önlem aldıklarını vurgulayan Yazıcı, o noktada ara bölgede kontrol noktası oluşturduklarını söyledi. Yazıcı, kontrol noktasını daha da güçlendirdiklerini, takviye ettiklerini belirterek, şu bilgileri verdi:
''O kapının özelliği, gümrük hizmetlerinin yapıldığı ünite ile Suriye-Türiye arasındaki sınır çizgisi noktası arasında 2 bin 400 metrelik bir mesafe var. Genelde gümrük kapıları sınır noktası üzerinde yapılır ama coğrafi şartlar müsait olmadığı için biz biraz daha önde yapmışız. Suriye'nin hizmet verdiği gümrük kapısı da o sınır noktasından 500 metre Suriye içerisinde. Demek ki 2 hizmet ünitesi arasında 2 bin 900 metrelik bir mesafe var. Ara bölge değimiz bu bölge, sınır noktasında bir kontrol noktası oluşturduk. Burada askerlerimiz, jandarma, gümrük muhafız ekiplerimiz var. Oraya araç tarayıcı teknik bir araç yerleştirdik. Ayrıca uyuşturucuya duyarlı eğitilmiş bir köpeğimizi de oraya gönderdik. Kontrolü böyle yapıyoruz. Yayaların geçişini önleyecek tarzda yeni önlemler alıyoruz. Gözetleme kuleleri oluşturuyoruz. Askeri bölge bu. Bunun da ihalesi yapıldı, yakında başlar. Ticari aktivite bu alanda doğal seyri içinde devam ediyor. Yaklaşık 100 tır kadar bir alışveriş gerçekleştiriliyor.''
Yazıcı, Suriyelilerin zorla Türkiye'ye getirilmediğini, zorla geri göndermeyeceklerini ifade ederek, mülteci konumunda olduklarını, Suriye'de güven ortamı oluştuğunda, istedikleri zaman ülkelerine döneceklerini kaydetti.
-''BB+ pozisyonu Türkiye'nin durumunu tam yansıtmıyor''-
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşunun açıkladığı BB+ pozisyonuna ilişkin soruya da Yazıcı, Türkiye'nin kredi notunun zaten yüksek olduğunu, kuruluşun yeni farkına vardığını vurguladı.
Yazıcı, dünyadaki ekonomik duruma bakıldığında, Türkiye'nin iyi bir seviyede olduğunun fark edildiğini, daha da iyi yerlere geleceklerini belirterek, ''27 Mart'ta kredi kuruluşunun açıkladığı BB+ pozisyonun Türkiye'nin durumunu tam yansıtmıyor ve biraz geriden geliyorlar. Yani görme noktasında 'birtakım hassasiyetsizlikleri var' diye düşünüyorum ama yine de iyi bir değerlendirme. Eminim ki bir süre sonra BBB'ye yükseleceğiz. Burası Türkiye'nin olduğu yer değil, biz daha ilerideyiz'' şeklinde konuştu.
-''Çözüm süreci''-
Türkiye'nin bugüne kadar gerçekleştirdiği değişim ve dönüşümün ortaya koyduğu performansın temelinde güven ve istikrar bulunduğuna işaret eden Yazıcı, şunları kaydetti:
''Seyahat yaparken, güvenli ortamlara gidersiniz. Para da öyledir. Dünyada yatırım için çok büyük miktarda dolaşan para var. Bu da güven duyduğu yerlere gider. Ulusal düzeyde de olsa yatırım yaparken bu tür riskleri hesaplarsın. Türkiye'nin yaşamakta olduğu ve en temel sorunlarımızdan biri olan terörden arınmış bir Türkiye'nin, ne denli bir sıçrama yapacağını ve doğrudan yatırımların ne denli akacağını siz hesap edin. Belki bu sürecin sağlıklı yürümemesini isteyen birtakım iç ve dış çevreler, Türkiye'nin sıçrama yapmasını istemedikleri için istiyor olabilir. İnşallah Türkiye terör sorununu sonlandırır ve o zaman Türkiye'nin önünde hiçbir engel kalmaz.''