Bakan Yazıcı'nın Dünya Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü Mesajı

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, ''Uyuşturucu madde kullanımı ve bağımlılığı, ortaya çıkardığı sonuçlar sebebiyle, öncelikle kullanan kişiler ve onların yakın çevresi olmak üzere toplumun tamamını etkileyen çok önemli bir sağlık sorunu ve toplumsal problemdir'' ifadesini kullandı.

26 Haziran 2013


Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, ''Uyuşturucu madde kullanımı ve bağımlılığı, ortaya çıkardığı sonuçlar sebebiyle, öncelikle kullanan kişiler ve onların yakın çevresi olmak üzere toplumun tamamını etkileyen çok önemli bir sağlık sorunu ve toplumsal problemdir'' ifadesini kullandı.

Yazıcı, ''Dünya Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü'' nedeniyle, uyuşturucu kullanımının küresel bir olgu olduğunu, boyutları ve karakteristik özellikleri ülkeden ülkeye değişmekle birlikte, dünya üzerinde hemen hemen tüm ülkelerin uyuşturucunun yıkıcı etkisine maruz kaldığını belirtti.
Uyuşturucu sorununun; terör, yolsuzluk ve kara para gibi bağlantıları ile gelişmiş ve gelişmekte olan tüm ülkelerin insani, toplumsal ve sosyo-ekonomik yapısında büyük tahribatlara yol açtığını kaydeden Yazıcı, ''Coğrafi bakımdan ülkemiz, eroin ve diğer afyon türevlerinin yasa dışı ticaretinde doğudan batıya; ecstasy, captagon ve diğer sentetik uyuşturucuların yasa dışı ticaretinde ise batıdan doğuya olmak üzere çift yönlü bir akıma maruz kalmaktadır'' değerlendirmesinde bulundu.

''Toplumsal bir problem''

''Uyuşturucu madde kullanımı ve bağımlılığı, ortaya çıkardığı sonuçlar sebebiyle, öncelikle kullanan kişiler ve onların yakın çevresi olmak üzere toplumun tamamını etkileyen çok önemli bir sağlık sorunu ve toplumsal problemdir'' ifadesini kullanan Yazıcı, Türkiye'de madde bağımlılığı oranlarının Avrupa ülkelerine kıyasla çok aşağılarda olmasına karşın, uyuşturucu kullanımının tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de arttığını kaydetti.
Gençleri madde bağımlılığına karşı korumada tüm kurumlara, medyaya, okullara, sivil toplum kuruluşlarına ve ailelere çok önemli görevler düştüğünü belirten Yazıcı, mesajında şu ifadelere yer verdi:
''Etkin yasal önlemlerin ve kamu kurumlarının mücadelesinin yanı sıra uyuşturucu ile mücadelede sivil kuruluşların ve ailelerin eşgüdüm içinde ve yüksek bilinçle hareket etmesi lazımdır. Toplumun sağlığından, can ve mal emniyetinden sorumlu olan bütün kurumlar bu mücadelede etkin rol almalıdır. Zira genç insan yolun başındadır. Dolayısıyla bu tehlikelere karşı mutlaka korunmalıdır. Çünkü uyuşturucuya merakla başlanır ama ölümle sonuçlanır. Gümrük ve Ticaret Bakanlığı olarak gerek nitelikli personel istihdamı, hizmet içi eğitim ve teknik donanım; gerekse ulusal ve uluslararası mücadeleci kuruluşlarla işbirliği faaliyetleri ile uyuşturucu maddelerin ülkemize girişini veya transit geçişini engellemek için etkin bir şekilde uyuşturucuyla mücadele çalışmalarını yürütmekteyiz.''
Bakanlık olarak uyuşturucuyla mücadelede teknik altyapının geliştirilmesine ve kontrol faaliyetlerinin etkinliğine özel önem verdiklerini kaydeden Yazıcı, son üç yıl içinde, 16 uluslararası kontrollü teslimat çalışmasında ve 20 uluslararası operasyonda yer aldıklarına işaret etti.

''Her Gümrük Kapısında Narkotik Dedektör Köpeği Kullanılması Projesi'' kapsamında, şu an itibariyle 40 köpeğin, stratejik öneme sahip gümrük kapılarında kullanıldığını ifade eden Yazıcı, uyuşturucu ticareti bakımından riskli bulunan tüm sınır kapılarının X-RAY tarama cihazları ile donatıldığını, uyuşturucu madde tespit ve tanımlamada en gelişmiş teknoloji ürünü dedektörler ile kitlerin kullanımının yaygınlaştırıldığını belirtti.
Yazıcı, risk analizi çalışmaları, narkotik dedektör köpekler ve üstün teknolojiye sahip tespit ve tanımlama cihazlarının kullanımı sonucu geçen yıl 151 milyon lira tutarında uyuşturucu madde ele geçirildiğini de bildirdi.