Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, TRT Haber'in Canlı Yayın Konuğu Oldu

Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli, TRT Haber'in canlı yayın konuğu oldu. Bakan Canikli, 4. Esnaf ve Sanatkarlar Şurası ile ilgili açıklamalarda bulundu

26 Kasım 2014
Gümrük ve Ticaret Bakanı Nurettin Canikli,  TRT  Haber'in canlı yayın konuğu oldu. Bakan Canikli, 4. Esnaf ve Sanatkarlar Şurası ile ilgili açıklamalarda bulundu. Bakan Canikli'nin açıklamaları şöyle:

Globalleşmeyle birlikte esnaf ve sanatkârımızın karşı karşıya kaldığı bu yeni rekabet ortamı onu zorlayacak cinsten. Dünyadaki bu gelişime paralel olarak esnafın büyük oranda ortadan kalktığını biliyoruz. Onun yerine daha güçlü sermaye rekabet kabiliyeti daha esnek olan kesimlerle ikame edilmiş durumda. Tabi Türkiye'de bu değişimle karşı karşıyadır. Değişimden kaçmak mümkün değil. Bu şekilde rekabetin acımasız, olumsuz etkilerinden esnaf ve sanatkârı koruyamazsınız. Hem globalleşmenin kaçınılmaz değişimine ayak uyduracaksınız ama aynı zamanda esnaf ve sanatkârın bu acımasız rekabet ve özellikle ezici güce sahip sermaye birikiminden kaynaklanan şirketler ya da oluşumlar karşında ayakta kalmasını sağlayacak politikalar üretmek durumdasınız. Kastettiğimiz esas itibariyle esnafımız yaşayacak, çünkü onun yaşaması son derece önemli. Bu dönüşüm kaçınılmazdır. Esnaf bu yeni yaşam biçimi ve üretim ilişkileri çerçevesinde önemini kaybedecektir, onun yerine büyük alışveriş merkezleri ikame edecektir gibi bir yaklaşım içerisinde olmamız söz konusu değildir."
 

"Esnafı Korumalıyız"
"Ekonomik açıdan, sosyal açıdan esnafa ihtiyacımız var. Esnafa Türkiye ekonomisinin ihtiyacı var. Her zaman ihtiyacı var ne kadar gelişirse gelişsin ne kadar globalleşirse globalleşsin esnafımızı ve sanatkârımızı kesinlikle korumamız gerekir. Cumhurbaşkanımız bugünkü Dördüncü Şura açılış konuşmasında belirttiği gibi sadece ticaret yapan mal alıp satan bir kişi değil, bir kurum değildir esnaf.  Sanatkâr, özellikle mahallenin derinine inebilen, oradaki sosyal dokuyla ilişki kurabilen, onu iyi tanıyan, ona her noktada bu anlamda birebir interaktif bir cevap verebilen bir yapıya sahip esnafımız. Yani bu dolmuşçu, bakkal, kasap hepsi için geçerlidir. Adeta o yapının bir parçası, zaman zamanda doktorudur. Aynı zamanda, sorunları çözen, yardımcı olan böyle bir ilişki var esnafımızla vatandaşımız arasında, mahalle arasında. Buna ihtiyacımız var yani özellikle büyüdükçe yalnızlaşan ve o sosyal dokuların bu problemini de büyük oranda çözecek ya da daha ağır bir şekilde hissedilmesini ortadan kaldıracak olan yapıdır esnafla sanatkârımız. Dolayısıyla onu korumamız gerekiyor. Eğer onu bu acımasız rekabetle, küresel orijinle esas itibari ile karşı karşıya bırakırsanız ayakta kalma şansı yok. Keza çok büyük bir güce sahip, gittikçe büyüyen sermaye birikimi nedeniyle büyüyen organizmalara karşı şirketler ya da başka yapılanmalara karşı eşit şartlarda bırakırsanız yine koruyamazsınız kalır dolayısı ile onlara mutlaka destek verilmesi gerekiyor. Destek vermemiz gerekiyor. Bu yaklaşımdan hareket ediyoruz, bunu bugün başlatmadık ama ben işin felsefi kısmını aktarmak için söylüyorum. 2002'nin sonundan itibaren bu anlayışın sonucu olarak çok önemli adımlar atıldı, kararlar alındı, politikalar devreye sokuldu. Bakın bu noktada yapılması gereken en önemli destek esnafımızın bu noktada ayakta kalabilmesi için ucuz makul finansman imkânlarına erişebilmesi gerekiyor, bu erişimi sağlayabilmemiz gerekiyor."
 
"Esnafın Tıkanan Damarları Açıldı"
“Esnaf ve sanatkârımızın ucuz finansman imkanı sağlayacak olan tüm damarlar kanallar tıkanmıştı. Onların hepsi açıldı nasıl açıldı? Kanunlar çıkartıldı orada bir defa borçlar yapılandırıldı esnafımızın Kefalet Kooperatiflerinin borçları yapılandırıldı daha doğrusu faizler silindi ana paraların bir kısmı silindi. Sonra tekrar onlara taze paralar taze kaynak aktarıldı. Hayat damarları adeta tekrar canlandırıldı. Tekrar esnaf ve sanatkara kredi verebilir hale geldi. Ama altını tekrar çizmekte fayda var kredi makul piyasa faiz hadlerinin altında bir maliyetle verilmesi gerekir ki o rekabeti sağlayabilsin. Bu imkanda sağlandı. Ve Sayın Cumhurbaşkanımızın bugün konuşmasında belirttiği gibi yüzde otuzlardan kırklardan dörtlere beşlere kadar düşürüldü. Bugün 2002 sonu itibariyle toplam esnafımızın kullandığı kredi miktarı 153 bin iken toplam kredi kullanan esnaf sayısında yaklaşık 60 binlerde iken bugün bu miktar kullanılan kredi miktarı 12 buçuk milyar TL'ye ulaşmış yaklaşık 84- 85 kat artmış ve bu ucuz krediyi kullanan esnaf sayımızda 300 binleri aşmış.”