Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, yeni Türk Ticaret Kanunu'na ilişkin, ''Hiçbir yasal metin kutsal kitap değildir. İnsanların ihtiyaçlarını gidermek ve kolaylaştırmak için yasa çıkarılır'' dedi.
Bakan Yazıcı, Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile TÜRMOB işbirliğinde, Rize İsmail Kahraman Kültür Merkezi'nde düzenlenen Yeni Türk Ticaret Kanunu Tanıtım ve Bilgilendirme Toplantısı'nda konuştu.
Türk Ticaret Kanunu'nun 1950 yılında yürürlüğe girdiğini ve mimarının da bir Alman olduğunu ifade eden Yazıcı, ''Türkiye mazimizin her aşamasında olduğu gibi mazlum bilim adamlarını, mazlum halkları hep kucaklamıştır. 55 yıllık bir kanun, 55 yıl içerisinde dünya ve iletişim değişti. Muazzam bir hızla bu değişim devam ediyor. İşte böyle bir çağda yaşıyoruz'' dedi.
TBMM'nin durup dururken kanun düzenlemesi yapmayacağını vurgulayan Yazıcı, yürürlüğe girecek olan yeni Türk Ticaret Kanunu'na yapılan eleştirilere değinerek, şöyle devam etti: ''Yeni Türk Ticaret Kanunu'nun bazı konular itibariyle engel olacakmış gibi takdim edilmesini elbette ki bir eleştiri olarak anlayışla karşılıyorum. Ama bunların süreklilik arz etmesi şeklinde bir yargı varsa, bunu doğru bulmuyorum. Bu çalışmalar bir amaca yöneliktir. 13 bölgede bilgilendirme ve interaktif bir ortam oluşturmayla sizlerin görüş ve önerilerini toparlıyoruz. Amaç, Türkiye'yi ticaretin en kolay ve güvenli yapıldığı ülke haline getirmektir. Kanunun teorik hükümleriyle yapılan eleştirilerin dikkate alınıp alınmaması açısından bu söylediğim cümle bir anahtar cümledir. Statükonun değiştirilmesi zor gelebilir, alışkanlıklarımız var. 55 yıldır bu kanunla ticari faaliyetler yapılıyor. Dolayısıyla bu kanunun getirdiği bazı şeyler var bir kısım eleştiriler bundan kaynaklanıyor.''
-''Kanun, güçlü şirket yapılarını getiriyor''-
Yeni Türk Ticaret Kanunu'nun güçlü şirket yapılarını getirdiğini anlatan Yazıcı, artık tek kişinin bile şirket kurabileceğini belirtti. Kanunla birlikte gelen değişikleri sıralayan Yazıcı, şunları kaydetti: ''Yeni Türk Ticaret Kanunu güçlü şirket yapılarını getiriyor. Sermaye şirketlerimiz güçlü olsun. Güçlü şirketler olabilmesi için denetimlerin gerçekçi şekilde yapılması gerekiyor. Güçlü şirket ve güçlü sermaye yapısı, güçlü ekonomi demek. Bu mantıktan hareket eden Ticaret Kanunu, şirket kurulmalarını kolaylaştırdı. Bugünkü mevzuatta bir anonim şirket kurmak için beş ortak gerekiyor. Ancak bu bazı sorunlara neden oluyor. Bazı yapay sanal ortaklar bulunuyor. Ama aslında şirketi yöneten, sevk ve idare eden sizsiniz. Zor bir durum olması halinde yasal zorunluluk nedeniyle ortak yaptığınız diğer kişiler belki ortak olduklarını bile unutarak kendilerini mahkeme önünde bulabiliyorlar. Bu kanun, bu yapay düzene son veriyor. Tek kişi artık şirket kurabilecek. Bir diğer konu ise holdingler. Şirketler kurulmuş, onun üzerinde bir çatı kurulmuş ve holding oluşturulmuş. Bu holdingin hukuksal ticaret kanununa göre hukuksal bir zemini yok. İlk defa toplu şirket hukuku bu ticaret kanunu ile getiriliyor. Şirketlerin denetim organları bugünkü mevzuatımızda ortadan kaldırılıyor. Bağımsız denetim kurumları veya denetçilik müessesesi getiriliyor.''
-''Ne kadar şeffaf olursa rekabet gücümüz o kadar artar''-
Kanunların insanların ihtiyaçlarının giderilmesi için çıkarıldığını vurgulayan Yazıcı, ''Hiçbir yasal metin kutsal kitap değildir. İnsanların ihtiyaçlarını gidermek ve kolaylaştırmak için yasa çıkarılır. Biz sizleri dinliyoruz. Bu söylediğim perspektifte eleştirilerini dikkate almak suretiyle birtakım revizyonlar yapılması gerekiyorsa onları oturur yaparız. Bu noktada kuşkunuz olmasın. Hiçbir ön yargımız yok, 'bu yapıldı, doğrudur' şeklinde böyle bir yaklaşım içerisinde değiliz. Ama 'eleştirilerin hepsi doğrudur' demek de doğru değildir'' diye konuştu.
Bazı eleştirilere cevap vermek istediğini belirten Yazıcı, şöyle devam etti: ''Bunlardan birisi internet sitesi. Kurulması yasada öngörülen bir zorunluluk. 1 Temmuz 2012'de yürürlüğe girecek olan yeni Ticaret Kanunu, internet sitesi kurulma zorunluluğunu 1 Temmuz 2013 yılına uzatıyor. Serbest denetim elemanlarınca denetlenmesine ilişkin bazı eleştiriler de var. Bunların dışında kalan maddeler 1 Temmuz 2012'de yürürlüğe giriyor. Ticari sır olarak nitelenen hiçbir bilginin internet sitesinde yayınlanma zorunluluğu olmayacak. Şirketlerin genel kurulunda şirket yöneticilerinin ne kadar ücret alacakları kurul tutanaklarına yazılır. Şirket müdürlerine yapılacak ödemeler yazılıyor. Bilançolara ilişkin bilgiler de yazılıyor. Bunların olmasında bir sorun yok zaten. Dolayısıyla şirketlerin rekabet gücü şeffaf olmakla gelişir. Ne kadar şeffaf olursa rekabet gücümüz o kadar artar. Aksi takdirde dünyada küresel rekabetin yaşandığı bir süreçte rekabet gücünüzü artıramazsınız.''
-Ekonomik suça ekonomik ceza-
Ekonomik suça ekonomik ceza konusunun nereden bakıldığına bağlı olduğunu ifade eden Yazıcı, ''Elbette ki insanları hapse atmakla sorun çözülmez. Ekonomik faaliyetlerle bağdaşmayan birtakım yaptırımlar varsa, mesela evrakta sahtecilik yapılmışsa bunun cezası para olsun denilemez herhalde. Bu ayrı bir şey, ama zamanında belgeler verilmemiş, bunlarla ilgili konularda düzenleme yapılabilir'' ifadelerini kullandı.