Taraf Gazetesine Tekzip

Haber içeriği Bakanlığımızın yasal haklarını ihlal etmektedir. Haberi doğrulatma yöntemlerinden hiçbirisine başvurulmaksızın asılsız ve abartılı iddialar dile getirilmiştir. Yayınlanan haberler gerçek dışıdır.

25 Ocak 2014

Taraf Gazetesi’nde; 24 Ocak 2014 tarihli “Torbadan altın çıktı” başlıklı bir haber yayımlanmıştır.

Haber içeriği Bakanlığımızın yasal haklarını ihlal etmektedir. Haberi doğrulatma yöntemlerinden hiçbirisine başvurulmaksızın asılsız ve abartılı iddialar dile getirilmiştir. Yayınlanan haberler gerçek dışıdır.
 
Bu çerçevede, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesini sağlamak üzere, aşağıdaki açıklamaların yapılmasına ihtiyaç duyulmuştur.
 
Bahse konu haberde özetle;“Geçtiğimiz yıl ocak ayında Atatürk Havalimanına inen uçakta; 1,5 ton altın bulunduğu; kargonun Türkiye’ye girişi için belge ibraz edilmediği ve uçağa el konularak gümrük yetkililerince mühürlendiği; konu hakkında müfettişlerce soruşturma açıldığı; o dönemde olayın basına yansımasından sonra…Ankara’dan bir Bakanın devreye girmesi üzerine evraklarda kargonun alıcı adresinin Dubai, içeriğinin de doğal taş olarak değiştirildiği ve söz konusu uçağın 18 Ocak günü hiçbir adli işlem yapılmadan Dubai’ye hareket ettiği; İstanbul Gümrük Bölge Müdürünün, mühürlenmiş uçağı aramak isteyen İstanbul Kaçak İstihbarat Müdürünün uçağı neden aramak istediğine dair yazılı olarak savunmasını istediği…” ifadelerine yer verilerek; aynı haberde konu; “Rüşvet operasyonunda altın kaçakçılığıyla suçlanan Zarrab’ı kurtarmak için, torba yasayla değişiklik yapıldığı öne sürüldü” alt başlığının kullanılması suretiyle, “… 17 Aralık operasyonunda gözaltına alınan altın kaçakçısı İranlı RezaZarrab için AK Parti’nin yasa değiştirdiği ortaya çıktı. Buna göre Meclis’te görüşülen torba yasa içinde 5607 sayılı yasada yapılan düzenleme ile altın kaçakçılığının para ve hapis olan cezasının sadece para cezasına çevrilmesi ve 4458 sayılı gümrük kanununa dahil edilmesi sağlandı…” iddiaları ile sunulmuştur. Ayrıca söz konusu haberde, “CHP’nin İddiası” alt başlığı ile CHP Tokat Milletvekili Sn. Orhan DÜZGÜN’ün de konu hakkındaki açıklamalarına yer verilmiştir.

Öncelikle sözkonusu olayın nasıl cereyan ettiğine dair bilgilendirme yapmakta fayda görülmektedir.
 

  • Gümrük idaresinde cereyan eden işlemler;
31 Aralık 2012 günü Akra/Gana'dan kalkan ULS Havayollarına ait uçak, önce Sabiha Gökçen Havalimanına inmek istemiş; ancak Atatürk Havalimanına yönlendirilerek 1 Ocak 2013 günü buraya iniş yapmıştır.

Uçağın yükü olmasına rağmen, yüküne ilişkin belge ibraz edilememesi nedeniyle nöbetçi Gümrük Muhafaza ekipleri tarafından eksikler tamamlanıncaya kadar uçak 3 adet mühürle mühürlenerek kalkışına izin verilmemiş; Muhafaza Memuru ve Havaş görevlisi tarafından düzenlenen 1 Ocak 2013 tarihli tutanakta, uçakta 1500 kg altın yükü olduğunun beyan edildiği bilgisi yer almıştır.

Gümrük idaresine verilen ilk belgelerde eşya miktarı 30 kapta 1500 kg. “mineral samples” olarak kaydedilmiştir.

ULS Havayollarına ait 4 Ocak 2013 tarihli dilekçe ile söz konusu nihai varış yerinin Dubai olması sebebiyle eşyanın Dubai'ye sevki istenilmiş; ancak talebi destekleyici veya talebin doğruluğunu tasdik edecek fatura konşimento vb. hiçbir evrak bulunmaması ve ibraz edilen belgelerdeki çelişkiler nedeniyle talep Müdürlükçe karşılanmamıştır.

4 Ocak 2013 tarihinde Gümrük Muhafaza Memurları, Havaş Görevlileri ve ULS Kargo Yetkilisi tarafından düzenlenen tutanakta, kargoya ait AHL Kargo Gümrük Müdürlüğüne sunulan belgelerde kargonun “mineral samples” olarak belirtilmesi, risk ihtiva etmesi ve gümrük idaresine çıkış için başvurması nedeniyle daha önce tatbik edilen mühürler fek edilerek uçağa girilmiştir. Uçakta bulunan 30 kap kartondan birisinin içerisinde yer alan ahşap kasalardan birinin kilidinin açık olduğu, diğerlerinin içerisinde sarı renkli külçeler halinde altın olduğu tahmin edilen eşya bulunduğu, kutuların ve kasaların üzerinde ise Master Sara Turizm ImportExport San. Tic. Ltd. Şti. unvanlı firma kaşesinin olduğunun görülmesi üzerine, uçağın kapısı kapatılarak 3 adet mühürle yeniden mühürlenmiştir.

İdareye ibraz edilen …. no.lu tarihsiz konşimentoda, gönderici “Master Sara Turizm ImportExport San. Tic. Ltd. Şti.”, alıcısı “Duru Döviz Kıymetler ve Kıymetli Madenler Tic. A.Ş.”, eşya miktarı 30 kapta 1.500 kg. 22 karat “Gold Bullion” olarak kayıtlıdır.

Master Sara Turizm ImportExport San. Tic. Ltd. Şti.nin satıcı, Duru Döviz Kıymetler ve Kıymetli Madenler Tic. A.Ş. nin alıcı olarak yer aldığı faturada eşyanın 43.000-USD birim fiyatlı toplamda 1.500- kg. ve  64.500.000-USD  kıymetinde “prefabricated gold bullion” olduğu kayıtlıdır.

AHL Kargo Gümrük Müdürlüğünce 10 Ocak 2013 günlü yazı ile ULS Havayollarına Gümrük Yönetmeliğinin 63/9 maddesi uyarınca özet beyan verilmesi gerektiği bildirilmiş, ULS Havayolları tarafından 11 Ocak 2013 tarihinde özet beyan verilmiş, gümrük idaresince süresi içerisinde özet beyan verilmemesi nedeniyle Gümrük Kanununun ilgili maddesi uyarınca usulsüzlük cezası uygulanmıştır.

11 Ocak 2013 tarihinde, AHL Kargo Gümrük Müdürlüğüne transit beyannamesi verilmiş ve beyanname kapsamı eşya 30 kap 1.500 kg. “recyclegoldminerals as raw mineral” olarak beyan edilmiş, ekinde bu bilgileri havi 8 Ocak 2013 tarihli ve konşimentoyer almıştır.

14 Ocak 2013 tarihinde heyet marifetiyle yapılan tespitte 30 kap eşya 1.500 kg beyan edilmesine rağmen brüt 1.283 kg. net 1.208 kg. olarak tespit edilmiştir.

İstanbul Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğünün AHL Kargo Müdürlüğüne yönelik 17 Ocak 2013 tarihli yazısında, yapılan tespit ve işlemler sonucunda 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununa temas eder bir hususa rastlanmadığından uçağa hareket izni verilmesinin Bölge Müdürlüğünce uygun bulunduğu bildirilmiştir.

Eşyanın fiziki muayenesinde cins, nevi ve nitelik itibarıyla transit beyanına uygunluğu tespit edilmiş ve eşyanın tespit edilen miktarına göre düzeltme yapılarak uçağın 18 Ocak 2013 tarihinde Dubai'ye hareketine izin verilmiştir.
  • Konuya ilişkin olarak Bakanlığımızca yürütülen soruşturma süreci;
Bakanlık Makamı Rehberlik ve Teftiş Başkanlığı’na 15/2/2013 tarihli inceleme ve soruşturma talimat vermiştir. Olayın incelenip soruşturulması neticesinde 18/3/2013 tarihli Soruşturma Raporu düzenlenmiştir.
 
Bu Raporda; ilgililer hakkında 1567 sayılı Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkında Kanunun 3/1 ve 3/3 maddeleri uyarınca işlem tesis edilmesi; Türk Ceza Kanununun Evrakta Sahtecilik Hükümleri açısından konunun Başsavcılık Makamınca değerlendirilmesi ile gümrük vergilerinden muaf eşyanın gümrük işlemine tabi tutulmaksızın yurda sokulmasına teşebbüs edilmiş olması sebebiyle Gümrük Kanununun 239 uncu maddesi uyarınca CIF değerinin onda biri oranında para cezası uygulanması teklif edilmiştir.

Bahse konu rapor gereğinin takdiri için Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı’na; görev alanları itibarıyla değerlendirilmek üzere de Dışişleri Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı, Maliye Bakanlığı, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı ve Hazine Müsteşarlığı’na gönderilmiştir.

Ayrıca, Gümrükler Genel Müdürlüğünce İstanbul Gümrük ve Ticaret Bölge Müdürlüğüne “Gümrük Kanununun 239 uncu maddesi uyarınca işlem yapılması” talimatı verilmiş ve ilgililere 11.450.685.-TL tutarında idari para cezası tatbik edilmiştir.
Haberde yer alan “kanunda düzenleme yapldı” iddiaları da tamamen gerçek dışıdır.
  • 6455 sayılı Kanun ile 4458 sayılı Gümrük Kanunu ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda yapılan düzenlemeler;

 
6455 sayılı “Gümrük Kanunu ile Bazı Kanun ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılması Dair Kanun” 11 Nisan 2013 tarihli, 28615 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanmıştır. Söz konusu Kanun ile 4458 sayılı Gümrük Kanunu ve 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanununda değişiklik yapılmıştır.

Söz konusu Kanun değişikliği ile hem 5607 sayılı Kanunda "kabahat", hem de 4458 sayılı Kanunda "kabahat" olarak düzenlenen fiillere ilişkin düzenlemelerin 5607 sayılı Kanundan çıkarılarak 4458 sayılı Kanuna aktarılması, ayrıca iki kanunda yer alan mükerrer hükümlerin netleştirilmesi ve mevzuatın sadeleştirilmesi amaçlanmıştır.

Bu kapsamda, 5607 sayılı Kanunda hiçbir kabahat için hapis cezası söz konusu olmaması nedeniyle,  6455 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikle, hapis cezasının idari para cezasına dönüştürülmesine ilişkin bir düzenleme yapılmış olması da söz konusu değildir. 

Diğer taraftan, 6455 sayılı Kanun değişikliği 11 Nisan 2013 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yayımı tarihinde yürürlüğe girmiş olmakla birlikte, haber konusu olaya ilişkin düzenlenen Soruşturma Raporunun 18 Mart 2013 tarihli olduğu dikkate alındığında, Kanun değişikliğinin raporda teklif edilen cezaları etkiler nitelikte olamayacağı aşikardır.

5607 sayılı Kanunun haberde bahsigeçen mülga 3 üncü maddesinin onbirinci fıkrası; ve 4458 sayılı Kanuna 235 inci maddenin birinci fıkrasının (c) ve (d) bendi maddelerin karşılaştırılmasından da görüleceği üzere; 5607 sayılı Kanunda konuya ilişkin olarak bir hapis cezası öngörülmemiş ve öngörülen“eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı idari para cezası”4458 sayılı Kanuna“eşyanın gümrük vergilerinin yanı sıra, eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı idari para cezası” olarak alınmıştır. Diğer bir ifade ile iddia edildiği gibi bir ceza indirimi söz konusudeğildir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.