Bakan Yazıcı İstanbul'da HALSER Fuarına Katıldı

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Hal Müdürlüğü tarafından Bayrampaşa Yaş Sebze ve Meyve Hali'nde organize edilen Yaş Sebze Meyve Üretim Girdileri Paketleme, Lojistik, Pazarlama Fuarı'nın (HALSER) açılışında yaptığı konuşmada ''Ürettiğimiz meyve ve sebzenin maalesef sadece yüzde 5'ini ihraç edebiliyoruz. Yüzde 95'i piyasaya arz ediliyor. Piyasaya arz edilen ürünün, 18 milyar TL değerindeki yüzde 25'i ambalaj ve sevkiyat eksiklikleri nedeniyle telef oluyor'' dedi.

24 Mayıs 2012

Gümrük ve Ticaret Bakanı Hayati Yazıcı, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Hal Müdürlüğü tarafından Bayrampaşa Yaş Sebze ve Meyve Hali'nde organize edilen Yaş Sebze Meyve Üretim Girdileri Paketleme, Lojistik, Pazarlama Fuarı'nın (HALSER) açılışında yaptığı konuşmada ''Ürettiğimiz meyve ve sebzenin maalesef sadece yüzde 5'ini ihraç edebiliyoruz. Yüzde 95'i piyasaya arz ediliyor. Piyasaya arz edilen ürünün, 18 milyar TL değerindeki yüzde 25'i ambalaj ve sevkiyat eksiklikleri nedeniyle telef oluyor'' dedi.

Yazıcı, bu fuarın gelenekselleşmesinin önemine işaret ederek, faaliyetlerin, daha rekabet edilebilen konuma getirilebilmesi için hükümetin bütün imkanlarını seferber ettiğini kaydetti.
Bu tür faaliyetlerin tekrarlandıkça mana kazandığını, gücü ve etkisinin artacağını ifade eden Yazıcı, pazarların yüzlerce yıldır üreticiyle tüketiciyi bir araya getiren, en taze ve en güzel ürünlerin sofralara ulaşmasını sağlayan, Türk kültüründe de özel bir yeri olan kamusal ve sosyal alan olduğunu söyledi.
Yazıcı, ticaretin de siyasetin de nabzının pazarlarda tutulduğunu anlatan Yazıcı, ''Hükümdarlar tebdil-i kıyafetle pazarlarda halkın arasına karışır onların şikayetlerini, taleplerini yerinde görürdü. II. Bayezid devrinde, 16. Yüzyılın başında çıkarılan Bursa, İstanbul ve Edirne İhtisab Kanunnameleri, dünyanın en mükemmel ve en geniş belediye kanunudur. Bu kanun aynı zamanda dünyada tüketici haklarını koruyan ilk kanun, ilk gıda maddeleri nizamnamesi, ilk standartlar kanunu ve ilk çevre nizamnamesidir. Kanun, özellikle temel tüketim maddelerine getirdiği standartlarla dikkat çekmekte; gıda ürünlerinin denetimi ve sağlığa uygunluğu hususunda koyduğu kurallarla öne çıkmaktadır.
Geçtiğimiz ay Kocaeli'nde yeni gümrük binamızın açılışı için gittiğimde orada Redif Müzesi'nde Sultan Abdülmecid'in bir fermanını gördüm. Sultan Abdülmecid, 30 Mart 1847 tarihli fermanında halkın rahatça ibadet edebilmesi için yortu gününe rastlayan halk pazarının başka günlere alınması için emir verir. Fermanda, 'Yenişehir-i Fener'de öteden beri her hafta pazar, çarşamba ve cuma günleri kurulan pazarın, pazar günleri Hıristiyan halkın yortu gününe rastlaması sebebiyle sadece çarşamba ve cuma günleri kurulması ve Defterhane-i Amire'deki 1 kaydının da değiştirilmesi hususu emrim olmuştur' denilmektedir.''
Türkiye'nin coğrafi konumu itibariyle sebze ve meyvede ürün çeşitliliği bakımından çok büyük avantajların bulunduğunu aktaran Yazıcı, şunları söyledi: ''Yılda 45 milyon ton meyve ve sebze üretimi gerçekleştiriyoruz. Bunun değeri 70 milyar TL'nin üzerindedir. Ürettiğimiz meyve ve sebzenin maalesef sadece yüzde 5'ini ihraç edebiliyoruz. Bu da geçen yılki rakamlara bakıldığında 6,5 milyar dolarlık ihracat yapmışız. Yüzde 95'i piyasaya arz ediliyor. Piyasaya arz edilen ürünün, 18 milyar TL değerindeki yüzde 25'i ambalaj ve sevkiyat eksiklikleri nedeniyle telef oluyor. 18 milyar TL'lik ürün heba olup gidiyor. Geriye kalanın yüzde 30'u kayıtlı, yüzde 70'i de kayıtsız. Hükümetimiz, 5957 sayılı kanunu çıkarttık. 1 Ocak itibariyle bu kanunu yürürlüğe koyduk. Bu kanun üreticiyi önemsiyor. Üretici alın terinin karşılığını alsın istiyor. Tüketiciyi önemsiyor, tüketici ihtiyacı olan meyve sebzeyi alırken nereden alındığı nasıl alındığı bilsin. Tüccarı bu işte ticari icrai faaliyette bulunan kesimi önemsiyor. Bunlar da emeklerinin karşılığını alsınlar ve kazandıklarının vergisini hoşnutlukla ödeyebilsinler.''
-Şikayetlerin önemli kısmı ay sonunda çözülecek-
Bakan Yazıcı, bu kanun hem belediyelere hem de hal işleticilerine büyük yükümlülük yüklendiğini belirterek, Türkiye'nin ekonomik değerlerini ortaya çıkarabilmek için kayıt dışılığın önlenmesinin hedeflendiğini kaydetti.
Meyve ve sebze ticaretini kapsayan bu kanunun arz ve talep diye ifade ettiği alanların, süt ve süt mamülleri, et ve et mamülleri, su ve su ürünleri ve bal gibi gıda maddelerinin de ileri ki aşamalarda yer alacağını ifade eden Yazıcı, şunları söyledi: ''Bu kanun uygulamasıyla ilgili şikayetleriniz var. Bunlar benim ajandamın başında yer alıyor. Bu ay sonunda hal kanunu uygulamasında yakındığınız şikayetlerin önemli kısmını çözmüş olacağız. Bana verilen eylem planı çantamda bulunuyor. Elbette ki her geçen gün üretimi arttırarak daha çok dış satıma konu eder hale getireceksiniz. Bu tür fuarlar bunun için çok önemli. İnşallah seneye uluslar arası boyut katmak suretiyle hep birlikte daha etkin hale getiririz. Türkiye coğrafi konum itibariyle çok uygun bir yerde bulunuyor. Ürettiğimiz ürünleri her tarafa seri şekilde ulaştırma imkanımız var. Cumhuriyetimizin 100. yıl dönümüne giderken 500 milyar dolarlık ihracat hedefimiz içinde, Türkiye'nin var olan sebze meyve potansiyelinin önemli yer tutacağına inanıyoruz.''
-''Belediyeler, modern çağın enstrümanlarının alt yapısını oluşturmakla yükümlü''-
Yazıcı, belediyelere yüklenilen yükümlülüklerin bulunduğunu belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Kanunda öngörülen süre içerisinde, hallerde paketleme, pazarlama, depolama, laboratuvar gibi üniteleri tesis etmek suretiyle modern çağın enstrümanlarının alt yapısını oluşturmakla yükümlüdür. Bakanlığın çıkaracağı pazar yerlerinin düzenlenmesine, üretici örgütlerinin oluşturulmasına ilişkin yönetmelik çalışmalarımız son aşamada bulunuyor. Hem kazanmaya hem kazandırmaya devam edin. Biz size güveniyoruz siz de bize güvenin. Bizim faaliyetlerimizin merkezinde insan var. İnsanı esas alarak yönetmelik, kanuni düzenleme yaparız. İnsana yaramayan, hayatını kolaylaştırmayan hiçbir düzenleme bizim gündemimizde olamaz. 1 Temmuz'da yürürlüğe girecek TTK'ya bakışınız böyle olsun, kaygı duymayın. Ticaret erbabımızın daha tempolu yürümesi, rekabet gücünü arttırmış olarak dış pazarlarda yer almasını sağlamak üzere bu kanunla size 'otoban' yapıyoruz.''
Komisyoncuların tahsis haklarına da değinen Yazıcı, bu anlamdaki sıkıntıların bilindiğini, bir esnekleşme gerçekleştireceklerini, ancak temel zeminine Hal Kanunu ile ilgili uygulamalar noktasında bir yaptırımına muhatap olmamış olmak gibi bir şart olacağını kaydetti.
Törene, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Meclis Başkanvekili Göksel Gümüşdağ ile çok sayıda davetli katıldı.
Konuşmaların ardından katılımcılara plaket takdim edildi. Daha sonra Bakan Yazıcı ve beraberindekiler, fuardaki stantları gezdi.