Taksonomi

Sürdürülebilir finansman, Avrupa Yeşil Mutabakatı (AYM) kapsamında Avrupa Birliği’nin (AB) iklim, sürdürülebilirlik ve politika hedeflerine ilişkin uluslararası taahhütlerinin yerine getirilmesinde önemli bir role sahiptir. Sürdürülebilir finansman, finans sektöründe yatırım kararları alınırken çevresel, sosyal ve yönetişimsel (ESG- Environmental, social and governance) hususları dikkate alarak, sürdürülebilir ekonomik faaliyetlere ve projelere uzun vadeli yatırımların yapılmasını hedeflemektedir.

Esasen kamu finansmanına ek olarak, özel yatırımların iklim nötr, iklime dayanıklı, kaynak verimli ve adil bir ekonomiye geçişe yönlendirilmesi ana hedeflerden biri olup AYM ile ortaya konulan 2030 iklim ve enerji hedeflerine ulaşmayı sağlamak ve yatırımların sürdürülebilir proje ve faaliyetlere yönlendirilmesini temin etmek amacıyla, AB Taksonomi Tüzüğü  12 Temmuz 2020 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
 
Bu kapsamda, uygulamayı göstermek üzere, Avrupa Komisyonuna, yetki devrine dayanan hukuki tasarruflar (delegated acts) yoluyla çevresel hedefler için teknik tarama kriterlerini tanımlayarak, çevresel olarak sürdürülebilir faaliyetlerin fiili listesini oluşturma görevi verilmiştir.

Çevresel olarak sürdürülebilir ekonomik faaliyetlerin listesinin oluşturulduğu AB Taksonomisi ile sürdürülebilir yatırımın artırılması, firmalar ve yatırımcılar için hangi ekonomik faaliyetlerin çevresel olarak sürdürülebilir olarak değerlendirilebileceğine ilişkin açık, pratik ve uygulanması kolay tanımların oluşturulması amaçlanmakta olup, böylece yatırımcılar için güvenliğin sağlanması ve özel yatırımcıların yeşil aklamadan (green washing) korunması hedeflenmektedir.

AB Taksonomi Tüzüğü kapsamında, bir ekonomik faaliyetin çevresel olarak sürdürülebilir olarak tanımlanabilmesi için altı çevresel hedef ortaya konulmuş olup bunlar;

  • İklim değişikliğinin azaltılması
  • İklim değişikliğine uyum
  • Su ve deniz kaynaklarının korunması ve sürdürülebilir kullanımı
  • Döngüsel ekonomiye geçiş
  • Kirliliğin önlenmesi ve kontrolü
  • Biyoçeşitlilik ve ekosistemlerin korunması
olarak belirlenmiştir.

Ayrıca bir ekonomik faaliyetin taksonomiye uygun olarak tanımlanması için, en az bir çevre hedefine önemli katkıda bulunulması, diğer herhangi bir çevresel amaca önemli bir zarar vermemesi, minimum sosyal güvencelere ve teknik tarama kriterlerine uygunluk koşullarını sağlaması gerekmektedir.

Avrupa Komisyonu tarafından 21 Nisan 2021 tarihinde, AB genelinde sürdürülebilir faaliyetlere yönelik para akışını iyileştirmeye yardımcı olmak amacıyla kabul edilen Önlem Paketi kapsamında, AB’nin 2050 iklim hedefini sağlayabilmek amacıyla yatırımcıların daha sürdürülebilir teknolojilere ve iş alanlarına yatırımlarını yönlendirmelerinin sağlanması hedeflenmektedir.

Bu kapsamda, açıklanan kapsamlı önlem paketinin bir parçası olarak, iklim değişikliğine uyum ve iklim değişikliğini azaltma hedeflerine yönelik sürdürülebilir faaliyetlere ilişkin ilk Yetki Devrine Dayanan Komisyon Tasarrufu (EU Taxanomy Climate Delegated Act) 21 Nisan 2021'de yayımlanmış olup 1 Ocak 2022 tarihinde yürürlüğe girmiştir.
 
Önlem paketi kapsamında ayrıca, kurumsal dünyada sürdürülebilirlik bilgi akışını iyileştirmeye yönelik bir Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi (CSRD - The Corporate Sustainability Reporting Directive) teklifi 21 Nisan 2021 tarihinde sunulmuş ve güvene dayalı görevler, yatırım ve sigorta danışmanlığı alanlarında değişiklik yapan altı adet Yetki Devrine Dayanan Tasarruf ile finans firmalarının, prosedürlerine ve müşterilere verdikleri yatırım tavsiyelerine sürdürülebilirlik unsuru dahil edilmiştir. Direktif  5 Ocak 2023 tarihinde yürürlüğe girmiş olup, AB'nin iklim hedefleri doğrultusunda ortak kriterlere dayalı olarak şirketlere, çevre, insan hakları ve sosyal standartlar üzerindeki etkilerine ilişkin daha ayrıntılı raporlama gereklilikleri getirmektedir.

Komisyon, ikincil mevzuat yoluyla daha önceden EFRAG (European Financial Reporting Advisory Group) tarafından taslak olarak yayımlanan 12 adet sürdürülebilirlik raporlama standardını Haziran 2023'e kadar kabul edecek olup, teklif ile firmaların sürdürülebilirlikle ilgili karşılaştırılabilir, ihtiyaca ve gerçeğe uygun bilgi sunmasını temin edecektir.

Direktifle firmaların raporlamak zorunda olduğu sosyal ve çevresel bilgilere ilişkin kurallar modernize edilmekte ve güçlendirilmektedir. Ayrıca, firmaların güvenilir bilgi vermesini sağlamak için bağımsız denetime ve belgelendirmeye tabi tutulması, finansal ve sürdürülebilirlik raporlamasına eşit düzeyde önem verilmesi, verilere yatırımcıların karşılaştırılabilir ve güvenilir şekilde sahip olması, sürdürülebilirlik bilgilerine dijital erişimin sağlanması, yeni AB sürdürülebilirlik raporlama gerekliliklerinin, borsada işlem görsün ya da görmesin tüm büyük şirketler için geçerli olması, AB'de önemli faaliyeti olan AB dışı şirketlerin de kapsamda olması[1], halka açık KOBİ'leri de kapsaması ancak yeni kurallara uyum sağlamak için daha fazla zaman tanınması, yeni kuralların şirketlerin büyüklüklerine göre 2024 ile 2028 arasında uygulanmaya başlaması öngörülmektedir.

Diğer taraftan, 15 Temmuz 2022 tarihinde, AB taksonomisinin kapsadığı ekonomik faaliyetler listesine belirli nükleer ve gaz enerjisi faaliyetlerini dahil eden Tasarruf (Complementary Climate Delegated Act) kabul edilmiş olup, 1 Ocak 2023 tarihinde yürürlüğe girmiştir. Bu belgede, belirli gaz ve nükleer faaliyetlere ilişkin kriterlerin AB iklim ve çevre hedefleriyle uyumlu olduğu ve fosil yakıtlardan iklim nötr bir geleceğe geçişi hızlandırmaya yardımcı olacağı belirtilmektedir.

Halihazırda, AB Taksonomi Tüzüğü kapsamında, (i) su ve deniz kaynaklarının korunması ve sürdürülebilir kullanımı, ii) döngüsel ekonomiye geçiş, iii) kirliliğin önlenmesi ve kontrolü iv) biyoçeşitlilik ve ekosistemlerin korunması hedeflerine ilişkin Komisyon tarafından bir tebliğ taslağı hazırlanmış olup, kamuoyu danışma süreci 3 Mayıs 2023 tarihinde tamamlanmıştır.[2]

Sürdürülebilir finans ve taksonomi çalışmalarının sadece AB tarafından değil Çin, Japonya, Fransa ve Hollanda gibi ülkeler tarafından ulusal seviyede yürütüldüğü de görülmektedir.
Diğer taraftan, finansmanın sürdürülebilir faaliyetlere yönlendirilmesi için uluslararası kuruluşlar tarafından da gerek ESG raporlaması olarak ifade edilen (ÇSY-Çevresel, Sosyal, Yönetişimsel / ESG-Environmental, social, governance) çalışmalarla gerek Entegre Raporlama altında yürüyen faaliyetlerle; ulusal ve uluslararası düzlemde zorunlu ve/veya gönüllü yeşil taksonomi oluşturmasına katkı sağlayacak yönergelerin oluşturulduğu görülmektedir.

Bu itibarla, yakın gelecekte özellikle uluslararası fonların veya özel fonların bu tip raporlamalar ışığında kaynak aktarımı sağlamaya başlaması beklenmektedir. AB Yeşil Mutabakatı ile kurumsal sürdürülebilirlik raporlarının önem kazanması üzerine, sürdürülebilir finans araçları ve yeşil tahvil piyasasının geliştirilmesine ilişkin çalışmalar ülkemizde ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından sürdürülmekte olup EBRD, IFC, EIB gibi uluslararası finans kuruluşları tarafından çevresel, sosyal etkili projelere kaynak ayrılmaktadır.[3]

Bu itibarla, ülkemizde sürdürülebilir finans altyapısının geliştirilmesini teminen başlatılan çalışmalardan birisi de Kamu Gözetimi, Muhasebe ve Denetim Standartları Kurumu (KGK)’nun uluslararası standartlarla uyumlu olacak şekilde Türkiye Sürdürülebilirlik Raporlama Standartlarını belirleme ve yayımlama yetkisi alması olmuştur. Kurum, bu kapsamda Sürdürülebilirlik Çalışma Grubu kurmuş ve ilgili paydaşların katılımı ile çalışmalarına başlamıştır. Halihazırda taslak metinler Kurum’un web sayfasında yer almaktadır.

Ayrıca taksonomi üzerinden Türkiye’nin sürdürülebilir ekonomik gelişimine katkı sağlanması amacıyla Hacettepe Üniversitesi ile Yeşil Sınıflandırma Bağlamında Türkiye’nin Politika ve Hukuk Öncelikleri Projesi yürütülmektedir. Proje, genel olarak Türkiye’nin “Yeşil Mutabakat”a uyum sürecinin hukuk ve politika boyutlarına dair çıktılar üretilmesine ve taksonomi üzerinden Türkiye’nin sürdürülebilir ekonomik gelişimine katkı sağlamayı amaçlamaktadır.

Diğer taraftan, ÇŞİB İklim Değişikliği Başkanlığı tarafından Fransız Kalkınma Ajansı (AFD) ortaklığı ile ulusal taksonomi konusunda yürütülecek proje kapsamında, taksonomi konusunda küresel örnekler incelenecek, finansal sistemdeki taksonominin potansiyel kullanıcılarının analizi yapılacak, taksonomi için raporlama kılavuz ve rehberleri geliştirilecektir.

Bu kapsamda oluşturulan Taksonomi Teknik Uzman Grubu 25 Mayıs 2023 tarihinde ilgili kamu, finans kuruluşları, akademi ve sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle ilk toplantısını yapmıştır.[4]
 
[1] AB dışı bir işletme takip eden iki yıl boyunca AB    ülkelerinde 150 Milyon € hasılat elde ediyor ve buna ek olarak AB üye ülkelerinde Kurumsal Sürdürülebilirlik Raporlama Direktifi kapsamında bir bağlı ortaklığı bulunuyorsa ya da AB üye ülkelerinde bulunan bir şubesi önceki yıldan 40 Milyon € daha  fazla hasılat elde etmiş ise AB düzenlemelerine tabii olacaktır.
[2] Kamuoyu danışma sürecinde eklenen görüşlere https://ec.europa.eu/info/law/better-regulation/have-your-say/initiatives/13237-Sustainable-investment-EU-environmental-taxonomy_en internet adresinden erişilebilmektedir.
[3] Tablo 8: Uluslararası Finans Kuruluşlarının yatırım programları
(https://ticaret.gov.tr/data/643ffd6a13b8767b208ca8e4/YMEP%202022%20Faaliyet%20Raporu.pdf)
[4] Ülkemizde yürütülen taksonomi çalışmalarının detaylarına Yeşil Mutabakat Faaliyet Raporu’nun Yeşil Finansman erişilebilmektedir.